www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�
ANI �ekmecesi
Yaz�n�n ve Fotograflar�n Telif hakk� sahibi: Fatma �ZD�REK
Tayland � Kambo�ya G�NCES�
10.03.2005 - 15.03.2005 16.03.2005 - 21.03.2005 22.03.2005 - 28.03.2005
1
10.03.2005 � �stanbul Yakla��k bir bu�uk y�ld�r gezi program�m�n ba��na oturmu�tu; Tayland, Kambo�ya, Laos, Myanmar ( Burma ) d�rtl�s�. Art�k ba�ka bir yeri d���nemez olmu�tum. Ama s�rekli bir engel ��k�yor, gidemiyordum. On �� ay i�inde sekiz kez u�ak rezervasyonu yapt�rm�� fakat hepsini iptal ettirmek zorunda kalm��t�m. Babam�n s�k s�k ve ciddi olarak rahats�zlanmas�, daha sonra �l�m�, �nceki birka� iptale de neden olmu�tu. Ondan sonrakilere Muson zaman�, daha sonra �irketteki sorunlar, en sonuncusuna da kendi acil ameliyat�m... Daha ucuz havayollar� yerine, kesintisiz u�tu�u i�in T�rk Hava Yollar�' n� tercih ettim. Oraya bir an �nce varmak, daha �ok yer g�rmek ve daha �ok kalmak istiyordum. S�z�n k�sas�, bir y���n erteleme ve iptalden sonra, 10 Mart 2005 g�n�, THY� nin 23:05� teki tarifeli u�a��yla Bangkok� a hareket ettik. Asya� n�n g�neydo�usuna do�ru yolculuk 10 saat kadar s�rd�. 11.03.2005 � Bangkok Sonunda Myanmar, Malezya, Laos ve Kambo�ya� n�n �evreledi�i 517.000 km2 y�z�l��ml�, 61 milyon n�fuslu �lkenin, Tayland� �n ba��ehri Bangkok� a gelmi�tim. Binlerce kilometre do�umuzdaki Tayland� la aram�zda be� saat fark bulunuyor. Yani oras� bizden be� saat �nce ya��yor g�n�. �ndi�imiz havaalan� olduk�a g�zel ve �ok b�y�k. Giri� i�lemleri i�in pasaportun incelenmesi ve kay�t sadece iki dakika s�rd�. Alanda, 1 Amerikan dolar� 37,48 Tayland Baht� � ediyordu. Ge�erli kur �zerinden 20 USD bozdurdum. ��k��ta, Banglamphu mahallesinde, turistlerin ilk u�rak yerlerinden biri olan, ucuz otel, pansiyon ve al��veri� olanaklar�n�n ve tur �irketlerinin yo�un olarak bulundu�u bir cadde olan Khao San Road� a gitmek i�in otob�s sordum; 2B gidiyormu� ve her 20 dakikada bir sefer varm��. Bilet fiyat� 100 Baht idi. Alandan d��ar� ��k�nca s�caktan bo�ulacak gibi oldum ve �st�mdeki giysileri tek tek ��karmaya ba�lad�m. Trafik yo�unlu�undan yolculu�umuz yakla��k iki saat s�rd�. Trafikteki araba �e�itlili�i T�rkiye� ye benziyor, l�ksten s�radana kadar her �ey mevcut. Tuktuk ( Asya� n�n bir �ok �lkesinde �e�itleri g�r�len ve bizdeki fayton t�r� bir aksam�n burada motosikletin arkas�na monte edilen, �� tekerlekli bir seyahat arac� ) ve motosiklet olduk�a yo�un. Trafik soldan. �lk g�ze �arpan, yollar�n olduk�a muntazam olu�u. �� kata kadar varan yollar, �st ge�itler, kent i�inde geni� caddeler, k�pr�ler.
�lk bak��ta kentteki yap�la�ma da bize benziyor. �ok l�ks binalar, aralar�nda d�k�nt� barakalar, g�kdelenler, bah�eli villa tipi evler. Ama u�aktan izlerken, kent hayli d�zenli g�r�n�yordu. Otob�s�n son dura�� Khao San Road� un yak�n�nda. Soka�a girince birka� ucuz pansiyona bakt�m. Odalar berbat, tuvalet ve du�u olmayan tek ki�ilik odalar�n g�nl��� 150 - 400 Baht civar�nda. Temiz ve d�zg�n bir yerde kalmak i�in en az 300 Baht� � g�zden ��karmak gerekli. Yorgunluktan yer arama i�inden vazge�ip, 150 Baht� a Grand Guest House� da karar k�ld�m. Korkun� bir oda! Yataklarda �ar�af ve pike yok. Yata��n k�l�f� y�llard�r de�i�memi�, duvarlar kirden g�r�nm�yor, kap� do�ru d�r�st kapanm�yor. K�sacas� berbat bir yer, fakat sa�l�k sorunlar�m nedeniyle ta��ma g��l��� �ekti�imden, yan�mda getirdi�im y�klerden kurtulmadan da buradan kurtulamam. Saat 15� den sonra Ali R�za� ya telefon ettim. Ak�ama bulu�aca��z. Ali R�za ARICAN, uzun s�redir �yesi oldu�um edebiyat ve plastik sanatlar eksenli yahoogroup� da ilk kez �yk�leriyle tan�y�p yaz��t���m, uzun s�redir Tayland� da hem ��retmenlik yap�p hem de T�rk�e olarak, Yaprak dergisini ��karan bir yaz�n dostu. Fakat buralar o kadar g�r�lt�l� ki, kald���m adresi tam anlatabildim mi bilmiyorum? Mesajla adresi bildireyim istedim, fakat defalarca denedi�im halde mesaj g�nderemedim. �nan�lmaz bir �ey, oysa biraz �nce telefonla konu�abilmi�tik. Bu arada etraf� ke�fe ��kt�m. Demokrasi Meydan�� ndaki heykeli fotograflay�p Laho Prasat� �n bah�esine girdim. ��inde d�� mimarisinden olduk�a etkilendi�im tap�naklarla kar��la�t�m; zira tap�naklar kapal�yd�. Biraz ileride surlar ve kale, daha ileride de g�z al�c� sar� renkte Golden Temple ( Alt�n Tap�nak ) g�r�n�yordu. Fakat oralar� sonraya b�rak�p, buralarda oyalanarak fotograf �ekmeye �al��t�m. Phanfah Leelas K�pr�s�� n�n yan�na kadar gidip kanal trafi�ini izledim. Otele olduk�a ge� d�nd�m. Ben oturmu� bir �eyler i�erken Ali R�za ve e�i geldiler. B�ylece y�z y�ze ilk kez g�r��t�k. Ali R�za� n�n e�i Taylandl�, ad� Jaruwan. Birlikte yeme�e gittik. Hen�z buran�n yemeklerini denemeye cesaretim yok! Zaten �lesiye de a� de�ilim. Benim yemek sorunum, her daim her yerde g�ndemdedir. Israrlar� �zerine, onlar�n tabaklar�ndan �atal�n ucuyla tad�ml�k ald�m. Fakat denedi�im bu yemekler damak tad�ma uymuyordu. �ok az da olsa �ekerliydiler. Sonra pansiyona u�ray�p Ali R�za i�in kitap, dergi, e�i i�in getirdi�im tur�u ( zira O T�rkiye� ye geldi�inde bir tek tur�uyu sevmi� ) gibi arma�anlar�n� ellerine tutu�turdum. Arabayla beni gezdirerek �evreyi tan�tmak istediler. �ok katl� otoparka gidip arabalar�n� ald�k. Biraz dola�t�k, ama bir t�rl� gitmek istedikleri yerlere ula�amad�k; yollar bizi hep �ehrin d���na att�. Jaruwan da bizim durmaks�z�n T�rk�e konu�mam�zdan s�k�ld�. Kahretsin!... Yan�mda T�rk�e konu�an biri varken, �ngilizce konu�amad���m i�in kendime �ok k�z�yorum. Sonunda hepimizin uykusu geldi. Beni kald���m pansiyona yak�n bir yere b�rakt�lar. Odaya girer girmez vantilat�r� a�mak gerekiyor; yoksa nefes almak m�mk�n de�il! Odan�n cams�z demirli bir penceresi var. Kha San Road� un g�r�lt�s� buradan odaya doluyor. Saat yar�m olmas�na ra�men, g�r�lt� kesilece�ine daha da artt� ve sabaha kadar da s�rd�. Bu sokakta kafeler, barlar, el arabalar�nda yiyecek, i�ecek, giyecek sat�c�lar�, sa� �r�c�ler, sokak g�stericileri ve benzeri her t�r etkinlik mevcut. Onlarca diyemeyece�im; y�zlerce turist sabaha kadar buralarda vakit ge�iriyor. G�nd�z hava s�cakl��� 38 santigrat derece civar�yd�; bana g�re gece de azalmad�! Le� gibi yatakta �ryan da yat�lm�yor! Vantilat�r var ama, o da sinirlerimi bozuyor. Ba� koyabilmek i�in yast��� �al�mla sard�m. Yar�n ilk i�im buray� de�i�tirmek... 12.03.2005 � Bangkok Sabah erkenden kalkt�m, zaten g�r�lt� ve s�caktan gece do�ru d�r�st uyuyamam��t�m. G�ne�le birlikte Laho Prasat� a ( Laho Tap�nak K�lliyesi ) gittim. Adam�n biri beni yakalad�, " Dua saati; Wat Saket' e ( Golden Mount ) git " deyip durdu. Burada tap�naklar� � Wat � olarak adland�r�yorlar. Y�ksekte olu�u ve renginden dolay� Alt�n Da� olarak adland�r�lan yer Saket Tap�na��. K�sa ve olduk�a fazla merdivenlerle etraf� d�n�lerek ��k�l�yor, yuvarlak bir yap�... Vard���mda dua bitmi�ti. Yukar�ya ��k�nca, bir d�zl�kte kurulu olan kent sanki ayaklar�n�z�n alt�nda kal�yor. Phanfah Leelas K�pr�s�� n�n yan�ndaki duraktan bindi�im teknelerle Klong San Sap kanal�nda birka� aktarmal� uzun bir yolculuk yapt�m. D�n���m baya�� ge� oldu. Buras�, s�ylendi�i gibi ger�ekten de Do�unun Venedik � i. Ama bana nedense Hollanda� n�n ba�kenti Amsterdam� � an�msatt�.
Oradaki yat evler yerine, burada minik evler var. Her taraf �i�ek cenneti. �nan�lmaz g�zellikteki �i�ekler, kanalda �zg�rce ya��yor. Nil�ferin her t�r�n� g�rmek m�mk�n. �lkemde sevdiklerime arma�an etmek i�in almak istedi�imde b�t�emi zorlayan Orkideler ise, burada sokak bitkileri...
Tanao soka��nda First Guest House adl� pansiyona bakt�m. Temiz ama pahal�. Daha ucuz bir yer bulamay�nca onda kalmaya karar verdim. Banyosuz ve tuvaletsiz bir oda 250 Baht. Hi� de�ilse �ar�af ve pike var! Olduk�a da temiz. Buradaki resepsiyon g�revlisi hatun �ngilizce konu�am�yordu. Telefonla buldu�u bir arac� bize �evirmenlik yapt� da bir anla�maya varabildik. Cebimdeki paray� ona verdim ve odaya yerle�tim. Bende Baht kalmam��, 20 Amerikan Dolar� daha bozdurdum. Burada para bozdurma sistemi ilgin�. 1-10 USD = 37.40 Baht, 10-50 USD = 37.60 Baht, 50 USD ve �zeri ise 39.90 Baht. Yani, miktar artt�k�a daha y�ksek bir kur �zerinden bozuluyor. Yine biraz �evreyi dola�t�m, bol bol kayboldum. �yi ki de kaybolmu�um, �ok g�zel tap�naklara rastlad�m. Her zaman derim; " Bir �ehirde kaybolmak en g�zel �eydir benim i�in; �n�mde aniden hi� bilmedi�im bir pencere a��l�verir... " . Harita olmasa d�n�� yolunu bulamakta zorlanacakt�m. M�thi� bir g�nbat�m� oldu. Tamam�n� izleyemedim, ama nereden izlenece�ini ke�fettim. �lk f�rsatta ak�ama do�ru buralarda bir yere konu�lanarak nehrin kar��s�ndaki bir tap�na��n �st�nden g�ne�i bat�rabilirim! Saat 17:00� yi ge�iyordu Wat Po� ya ( Yatan Buda Tap�na�� ) vard���mda. Buras� saat 16:30� da kapan�yormu� ama i�eride bir film �ekimi vard�. herh�lde onun i�in, nas�lsa kap�lar a��k diye, bir Lama ( Tibetlilerde ve Mo�ollarda Buda rahibi. Lamalar�n en b�y���ne " dalay lama " deniyor. ) i�eriye girmeme izin verdi. �ok etkileyici bir mek�n. Wat Po, en eski ��renim kurumu, bug�n de Tay masajlar� ve geleneksel t�bb�n merkeziymi�. Yeri gelmi�ken burada biraz da Buda� dan s�z edeyim. Buda, � ayd�nlanm�� � ya da � bilen � anlam�na gelen bir takma ad. Kuzey Hindistan� da ya�ayan bir Hindu kabilesinin o�lu olan Sidarta Gotama, y�llarca �e�itli ac�lardan ge�erek bir Hindu ermi�i gibi ya�ayarak, erdemli i�ler yapa yapa, ya�amdan ya�ama ge�er ve ��. 528 May�s ay�nda, dolunayda Nirvana� ya ( ayd�nlanma ) ula��r. Gotama� ya g�re insan�n ac� �ekmesinin nedeni ya�amak i�in bir �ok �eyi elde etme iste�idir. Ba�kalar�na y�nelik sevgi gibi g��l� duygular da ac� �ekmeye yol a�ar. Bu d���nceyi geli�tirerek d�rt soylu do�ruyu ortaya koyar: Bunlar�n Birincisi: Ya�am�n b�t�n do�al olaylar�na, do�uma, hastal��a, ya�l�l��a ve �l�me ac�n�n e�lik etti�i, �kincisi: Arzunun ac�ya yol a�t���, ���nc�s�: Ac�y� yenmek i�in her t�rl� arzudan ve bencillikten kurtulmak gerekti�i, D�rd�nc�s� de: Bunun nas�l yap�laca��n� anlat�r. B�t�n Budistler ac�dan kurtulmay�, dinginli�e kavu�may�, yani Nirvana� ya ula�may� ama�lar. Ve Buda� n�n heykeli �n�nde tap�nmak ya da dua etmek i�in de�il, ��retisini ve kendilerine sundu�u �rne�i derinlemesine d���nmek i�in diz ��kerlermi� diyorum. Zira ben de bunlar� elimdeki yaz�l� kaynaklardan ��reniyorum. Wat Po� nun biraz ilerisinde i�inde Grand Palace� �n ( B�y�k Saray ) da bulundu�u yap� grubu var. Y�ksek�e bir duvar ile �evrili Bangkok� un ilk d�nemlerinde yap�lan 945.000 m2� lik alanda iki y�z y�ll�k sivil, dini tarihi ve mimari deneyimi temsil eden yakla��k y�z adet yap� bulunuyor. Yap�lar�n �o�u eski Bangkok tarz� olan Ratanakosin tarz�, ancak zaman i�inde bir�ok de�i�ikli�e u�ram��. Par�ldayan yald�zl� stupalar� ( yuvarlak ya da k��eli �ekildeki kraliyet ailesinin g�m�ld��� yap� ), portakal rengi ve ye�il �at�lar�, mozaikle s�slenmi� s�tunlar� ve zengin mermer kap� al�nl�klar� ile tap�nak mimarisi olduk�a renkli. Tap�nak �at�lar�ndaki ��k�nt� u�lar�na �ofa deniyor, g�r�n�m� geyik boynuzunu and�r�yor. Yap� grubunun i� duvarlar� Ramakien� den ( Ramayana Destan�� n�n Tay diline uyarlanm���) sahnelerin i�lendi�i duvar resimleri s�sl�yor. �ki b�y�k Hint destan�ndan biri Ramayana. Destanda Tanr� Rama� n�n ba��ndan ge�en olaylar anlat�l�r. Ramayana Destan� ��. 300� den sonra �air Valmiki taraf�ndan Sanskrit dilinde yaz�lm��. Di�eri daha k�sa olan Mahabarata destan�d�r. 1782 - 1809 yap�lan bu duvar resimleri, zaman i�inde �e�itli kez restorasyondan ge�mi�. Bunlar�n en �nemlisi Bangkok / �aki Hanedan�' n�n 200. y�l� i�in yap�lan resmin restorasyonu, 1982� de tamamlanm��. 178 b�l�me ayr�lan duvar resimlerinde Kuzey Kap�s�ndan ba�layarak saat y�n�n�n aksi y�n�nde t�m yap� grubu dola��ld���nda b�t�n destan� resimlerle okumak m�mk�n. B�y�k Saray� � kral sadece ta� giyme ve baz� �zel t�renler i�in kulland���ndan ziyaret�ilere kapal�. Ancak binan�n d���ndan bile kraliyetin ha�meti alg�lanabiliyor.
B�y�k Saray�n yak�n�ndaki �ok b�y�k bir �ay�rl�k alanda herkes u�urtma pe�inde. U�urtma sat�c�lar�, u�urucular�; tam bir c�mb��... Geceleyin ���kl� u�urtma bile g�r�p �a��rd�m. Buralarda ya�am�n ak���, nerede ise yirmi d�rt saat s�r�yor.
Kald���m yere gelirken, hemen yak�ndaki sokakta bir pansiyonun �n�nde kitap okuyan, Galatasaray ti��rtl� birine rastlay�p, selam verdim. Atlas dergisine Afrika� y� �eken Ali Murat imi�. Globalizm y�z�nden her yerin bozuldu�undan �ik�yet etti. Laos� a gitmi�, sadece i��i filleri �ekip, umdu�unu bulamay�nca geri d�nm��; yar�nki u�a�� bekliyormu�. � Yar�n u�ra sohbet ederiz � dedi. Erken d�nebilirsem u�rayaca��m. Ondan ayr�l�nca, Tayland� dan Kambo�ya� ya ge�i� olanaklar�n� ara�t�rd�m. Bu �lkeden bir g�n i�inde vize almak i�in 1.600, iki g�nde almak i�in 1.300 ve �� g�nde almak i�in de 1.000 Baht �demek gerekiyordu. �abuk olsun diye fark �demek zorunda kald�m. ��nk�, Kambo�ya� dan sonra Myanmar� a ( Burma ) da ge�mek istiyordum ki, fazla zaman�m kalmam��t�. Sonu�ta u�ak bileti ve vize i�in toplam 265 Dolar �dedim. Yar�na Floating Market ( Y�zen Pazar ) ile Ayuthaya� ya (eskiden Tay devletinin en g��l� ba�kenti ) tur ayarlad�m. Bu da 600 Baht gibi bir bedel tuttu. Internet �ok ucuz, bir dakikas� 1 Baht. Fakat benim gibi yaln�zca F klavyeyi kullanan biri i�in, klavyenin �st�ndeki yaz�lar y�z�nden Latin harflerini bulmak bir i�kence. Sadece gelen iletilere bak�p, arkada�lara ortak bir mesaj att�m. Saat 24� den sonra, buz gibi su ile du� al�p yatt�m. Tanr�m!.. Ben ki, ellerimi yaz�n bile s�cak su ile y�kar�m. Bu gezginlik beni nelere katland�r�yor. 13.03.2005 � Bangkok - Ayuthaya Sabah saat yedide Mama Tur� dan bir minib�s ile Y�zen Pazar� a gittik. Trafik yo�un olmamas�na kar��n yol yakla��k iki saat s�rd�. S�cak dayan�l�r gibi de�il; neyse ki araba klimal�yd�.
Y�zen Pazar, bir zamanlar Bangkok kanallar�nda ticaretin nas�l yap�ld��� hakk�nda fikir vermesi a��s�ndan ilgin�. Ama art�k neredeyse turistik bir etkinli�e d�n��m��. Etraf �ok kalabal�k, kendimin de bir turist oldu�umu unutup rahat dola�amamaktan �ik�yet ettim.
Fotograf a��s�ndan da pek olumlu ge�medi; zira kanaldaki tentelerin alt� g�lge, suyun bir k�sm� ise tamamen g�ne�. Yani, kontrast alabildi�ine y�ksek ve bu bilindi�i gibi, fotograf i�in elveri�li olmayan bir durum.
Yolun kenar�nda minik g�lc�kler, yemye�il alanlar ve ilgin� evler g�r�yorduk. Ama hi� kimse oral� olmad��� i�in, fotograf �ekmek i�in durmuyorduk. D�n��te minicik bir g�letin yan�nda, bembeyaz bir �eyi omuzlar�ndaki sopan�n ucuna ast�klar� sepetlere doldurup ta��yanlar� g�r�nce, s�r�c�m�ze �deta yalvararak durmas�n� sa�lad�m. Bunlar, g�lden ��kartt�klar� tuzu bir hangara ta��yorlard�.
��le �zeri kendimizi Bangkok� da bulduk. Nedenini anlayamad�m, gezi bu kadarc�k m�ym�� diye d���p sormaya haz�rlan�rken, yolculardan bir k�sm�n� Khao San Road� a b�rak�p yola devam ettik. Me�er yolculardan �o�unlu�u sadece Floathing Market i�in anla�m��. Nihayet, bir zamanlar Tay devletlerinin en g��l� krall���n�n ba�kentine, Ayuthaya� ya vard�k. Ayuthaya, ad�n� Ramayana destan� kahraman� Rama� n�n kenti Ayodya� dan al�yormu�. 1351 y�l�nda U Tong (I. Ramatibodi ) taraf�ndan kurulmu�. Tayland� �n en eski tap�naklar� burada. Tap�naklardan birinde, en b�y�k yatan Buda heykeli var. Turuncu kuma�larla sar�p sarmalam��lar. Ender olarak sar� kuma�lar da g�rd�m. Nedenini sordu�umda, turuncu kuma� kalmad���nda bu renk de kullan�labiliyor, dediler. Ayn� tap�nakta, yerde minicik bronz bir fil duruyordu. Her gelen yan�nda diz ��k�p bir �eyler m�r�ldan�yor ve i�aret veya orta parma��n� filin �st�ndeki tutaca�a tak�p kald�r�yor. Nedir bu, bir de ben deneyeyim dedim. De�il i�aret parma��, iki elimle yerinden oynatmam m�mk�n olmad�. O ara bizim rehberimiz geldi. Onu di�er insanlardan, yana��ndaki beninin �zerinden sarkan bir tutam upuzun k�l sayesinde ay�r�yordum. Bir k�zca��z fili kald�rmay� denedi ama kald�ramay�nca a�lamaya ba�lad�. Rehberimiz de onu ay�plad�. Zira, �ok g�nah� varm�� ki, o y�zden kald�ram�yormu�. Bir de benim deneyip kald�ramad���m� bilse, durum vahim olurdu. Belki de benim gibi bir g�nahk�ra rehberlik etmek istemezdi! Tap�naklarda Buda� n�n t�rl� hallerini yans�tan; oturan, yatan, ayakta duran, elini tutu� �ekline g�re, vb... , onlarca heykel var. Bunlar haftan�n g�nlerini ve yedi rengi temsil ediyormu�. Ben yanl��l�kla Per�embe G�n� do�du�umu s�ylemi�tim. Per�embe yatan Buda ile simgeleniyormu�. Rehber y�z�mdeki ifadeye k�z�p �Tembellikten yatm�yor, Nirvana� ya ula�m�� � dedi. Daha sonra elindeki kitab� a�arak benim do�um g�n�m� kontrol etti, Cuma imi�. Bu durumda ayakta, ellerini kavu�turmu� Buda ile mavi rengin bana ait simgeler oldu�unu s�yledi. Tap�na��n arkas�ndaki nehirde ya�ayan, boylar� 50, geni�likleri 20 cm� ye kadar varan �ok say�daki nehir bal�klar�, izleyenler taraf�ndan besleniyordu. Buradaki tap�naklar Tayland� �n en eski tap�naklar�ym�� ve Kambo�ya� daki D�nyan�n en b�y�k tap�na�� Angkor Wat� a benziyormu�. Buralar� dola��rken ilk kez b�y�k bir yatan Buda heykeli g�rd�m; bana 50 metreden uzun geldi. A��k bir arazide, sa� elini ba��na dayam��, ba��n�n ard�nda lotus kozas�; sadece ba�� ve ayaklar� a��kta, g�vdesi kuma�la �rt�l�, boylu boyunca yat�yor, inananlar�n �n�ne koydu�u lotus �i�ekleri, t�ts�ler ve adaklar �evreye g�zel kokular sal�yordu.
Ayuthaya� da nehir kenar�nda �ok g�zel bir lokantada bal�k a��rl�kl� bir men�y� bu grubu olu�turan Alman Heinke ve iki �ngiliz arkada�la birlikte yedik. Sigara i�mek i�in onlardan ayr�l�p nehirdeki teknelerin yan�na gidip tahta iskelede oturdum. D�rt be� ya�lar�nda, p�r�l p�r�l giysili bir k�z gelip, beni Budist selam� ile selamlad�. Biraz sonra bambu sallar�n yan�nda bir filin suya girip y�kan���n� izleyerek d���ncelere dalm��ken, a�ina bir sesle kendime geldim. Civardaki bir caminin m�ezzininin nefis bir makamla okudu�u ezan sesiydi bu. Ezan sesinin beni bu kadar mutlu edece�ini asla d���nemezdim. Yemek sonras� meyve ve kahveyle daha da mutlu olduk. Heinke ho�sohbet biri. Yaz�n T�rkiye� ye gelmeyi pl�nl�yormu�, gelince birlikte trekking yapmak i�in beni arayaca��n� s�yledi. Gece tap�naklar�n ���kland�r�lm�� halini de g�sterdiler. Ama ��aya��m yan�mda olmad��� i�in �ekim yapamad�m. I��kland�rma g��l� de�ildi. Dijital makinede de bir t�rl� Asa� y� ayarlayamad�m. Heinke� nin minicik bir dijital makine ve ��ayak sehpa ile �ekti�i fotograflar �ok g�zeldi. En k�sa s�rede bu dijital makineyi kullanmay� ��renmeliyim. Bangkok� a d�n�nce, Kanchanaburi ve Kwai K�pr�s�� ne gitmek i�in, 400 Baht bedelli bir anla�ma yapt�m. Umar�m ak�am erken d�neriz, ��nk� bilet ve pasaportumu almam gerekiyor. Bu arada, Atlas i�in �al��an Ali Murat� �n kald��� yere gittim, g�r��emedik. �evredekiler tan�m�yordu. Me�er yandaki otelde kal�yormu� ama ayr�lm��. Pansiyondaki odada sigara i�ilmiyor. Resepsiyonun yan�ndaki koltukta oturup sigara i�erek notlar� yazmak istedim. Resepsiyon g�revlisi, gen� bir delikanl� ile oturuyordu. �ocuk gevezenin teki... Almanya� dan gelmi�, ad� Romeo; Hintli ve Sih imi�. Berbat bir Almanca konu�uyor. Resepsiyoncu k�zla evlenmek istiyormu�. � Ne o, Juliet� ini mi buldun? � diye tak�ld�m. Sonra bir �ngiliz geldi, gen� bir �ocukca��z. O da Yahudi imi�. Ho�sohbet biri. Adalara gitmi�, balland�rarak anlatt�. Sinekler y�z�nden b�t�n v�cudu yara i�indeydi. Uzun s�re sohbet ettik. Gece yar�s�, saat 2 gibi uyudum. 14.03.2005 � Bangkok - Kanchanaburi Sabah saat alt�da, benim �ngilizcik g�ya kap�m� �al�p beni uyand�racakt�, nerde� Ben de saati kapat�p uyumaya devam etmi�im. Yediye on kala uyand�m. Bir ko�u Mama Tur� a gittim. A�l�ktan midem bulan�yor. �yi ki zeytin ve ekme�im varm��; birazc�k at��t�rmak iyi geldi. Ameliyat sonras� �m�r boyu kullanmak zorunda kald���m ilac�n dozu da tam ayarlanmad���ndan, san�r�m s�k s�k denge sorunu ya��yorum. Bangkok ad� zeytin a�a�l��� anlam�na gelen � Bang Makok � tan geliyormu�. Ama ben hi�bir yerde zeytin g�rmedim. Zeytin benim damak tad�m�n zirvesi. Onsuz bir ���n d���nemiyorum. �yi ki beraberimde g�t�rm���m. 07:30� da araba hareket etti. �kinci D�nya Sava��� nda demiryolu yap�m�nda �al��t�r�l�rken hayat�n� kaybeden be� bin civar�nda �ngiliz, bin kadar Hollandal� ve di�erleri �e�itli �lkelerden olmak �zere 6982 POW� un ( sava� esiri ) yatt��� Kanchanaburi Sava� Mezarl���� na saat 10� da vard�k. Oradan Kwai K�pr�s�� n�n yan�ndaki JEATH Sava� M�zesi� ne ge�tik. II. D�nya Sava�� s�ras�nda �l�m demiryolunun yap�m�na kat�lan Japonya, �ngiltere, Amerika, Avusturya, Tayland ve Hollanda� n�n ba� harflerinden olu�an bu isim ( JEATH ), �ngilizce� de �l�m anlam�na gelen � Death � s�zc���n� and�rd��� i�in se�ilmi�. M�zede sava� liderlerinin heykelleri, kullan�lan sil�hlar, zaman�n arabalar� ve k�pr�n�n yap�m �yk�s� izlenebiliyor. Hemen yan�nda, The Bridge On The River Kwai ( Kuvayi k�pr�s� ) ad�yla �evrilmi� �nl�, 7 Oscarl�, dillere art�k bir kl�sik olmu�, �sl�klar�n e�li�indeki m�zi�iyle unutulmaz bir filme de konu olmu� olan demiryolu ve Kwai K�pr�s�. Japonlar�n yapt�rd��� bu demiryolu ve k�pr�n�n yap�m� s�ras�nda 16.000 POW ve 100.000 Asyal� �lm��. Bu arada, rehbere haber vermeden m�zeden ayr�ld���m i�in beni ar�yorlard�. Neyse 11:15� e kadar zaman verdiler; k�pr�de �ekim yap�p, nehrin civar�n� dola�t�m. Tam bu s�rada k�pr�den ge�en tren bana g�zel bir s�rpriz oldu. Kwai K�pr�s�� nden ayr�ld�ktan sonra epey uzun bir s�re araba ile gidip bir fil �iftli�ine vard�k. Fillerden biri baz� hareketler yaparak, � Ho� geldiniz � der gibi araban�n �n�ne gelip durdu. Nehrin �zerindeki bir barakada ��le yeme�imizi yedik; havu� ve yumurtal� pil�v! Yemye�il, sessiz, �ok g�zel bir yerdi. Grubun tamam�na yak�n� trek yapmak �zere iki g�nl���ne buraya gelmi�. Birka��m�z� araba ile �elale ve ma�aran�n yak�n�nda bir yere g�t�r�p, civar� dola�abilece�imizi, saat 14.40� ta oraya gelmemiz gerekti�ini ve trenle d�nece�imizi s�ylediler. S�caktan ve zaman darl���ndan ma�araya kadar y�r�yemedim. Ma�ara yakla��k 2 km uzakl�kta, bir de bunun geri d�n��� var. Bir derecikte sa��m� ba��m� y�kad�m. Orada g�zl���m� unutmu�um. Epey bir yol geri d�n�p ald�m ve �elaleye gittim. �elale fotografta g�rd�klerime benzemiyor; suyu olduk�a azalm��. Bir s�re yiyecek sat�c�lar�n� izledim. �e�itli b�cekler, muz, vs., k�saca her �eyi k�zart�p sat�yorlar. G�r�nt�s� berbat. Minik ve sar� olan muzlar �ok tatl� diye burada k�zart�lan ye�il muzlardan ald�m. Yakla��k 2 kg muz 10 Baht. Ne yaz�k ki o da �ok tatl�ym��. Bo�una kendime y�k ettim. Bol bol su al�yorum, fiyat� 10 - 15 Baht aras�. Oysa bakkallarda 5 - 7 Baht civar�ndayd�. Grupla 14:35� te bulu�tuk. Bizi tren istasyonuna araba ile g�t�rd�ler. S�ylendi�ine g�re, bizi Bangkok� a tren ile yollayacaklar. Kimseye do�ru d�r�st bilgi vermiyor, sorular�m�z� da yan�ts�z b�rak�yorlar. �stasyona sordum, bug�n sadece bir tren varm��. Ben ge� kal�p u�ak bileti ve pasaportumu alamamaktan, di�er arkada�lar da nas�l d�nece�iz diye endi�e i�indeyiz. Me�er bize k�sa bir mesafeyi tren ile gezdiriyorlarm��. �ok keyifliydi. Nehir boyunda tepede bir tap�nak g�rd�m. Uzaktan mimar�si nefis g�r�n�yordu. Sonra uyumu�um! Zaten s�rekli g�zlerim kapan�yor. Nehrin en g�zel yerlerinden birinde, ki a�a��s� u�urumdu, rehber uyand�rd�. B�ylece sava� esirleri taraf�ndan bu g�� do�a ko�ullar�nda tren yolu yapman�n zorlu�unu da anlam�� oldum. Umar�m oradan bir fotograf ��kar. Tren yolu, onu u�urumun kenar�na tutturan m�hendislik ve mimar�si, nehir inan�lmazd�. Solumuzdaki tarlalar ve gerisindeki ormana vuran ak�am �����, bende sanki trenin cam�nda s�rekli de�i�en pastoral tablolar as�l� izlenimi uyand�r�yordu. Thamkrasae� deki tren istasyonunda indik. Defalarca, � Bu ak�am mutlaka erkenden Bangkok� ta olmal�y�m � diye s�yledi�im halde, az kals�n beni tekrar trek grubunun yan�na g�t�receklerdi; unutmu�lar! Orman� y�r�yerek dola�mak varken, fil �st�nde gezintiden hi� keyif alaca��m� sanm�yorum. Me�er bir tek benmi�im geri d�necek. Halbuki bir �ift daha vard�, ama onlar sonradan burada kalmaya karar vermi�ler. Beni ba�ka bir turun arabas�na, deyim yerindeyse kakalad�lar! �of�r�n yan�na, araya oturdum. Yol yakla��k �� saat s�rd�. Uykudan ba��m� tutam�yorum, �antalar dizimde, ayaklar�m tutmaz oldu. Saat 19� u ge�iyordu Bangkok� a geldi�imizde. Seyahat acentesine u�ray�p, vize ve u�ak biletimi ald�m. Orada esmer bir tip vard�. Pasaportumu g�r�nce, � T�rk... � deyip k���mser bir bak�� att�. Zat- � �l�leri Cezayirliymi�! Ben de ona ayn� bak��la yan�t verdim. Sonra d���nd�m, neden �yle acayip bak��t�k? herh�lde M�sl�man birine �zerimdeki k�yafeti yak��t�ramad�! Bir yerde oturup expresso i�tim ve daha sonra konaklad���m yere d�nd�m. Odama giriyordum ki bizim Romeo geldi, biraz sonra gelirim dedim; gitti. O arada kap� �al�nd�. Tur �irketindeki k�zca��z beni ar�yormu�. Zira u�ak biletine ad�m� yazmay� unutmu�. � �yi ki sana kald���n yeri sormu�um, yoksa ciddi bir sorun olurdu � dedi. Ad�m� yazmak i�in kalem istedi. Bir t�rl� bulam�yorum. �antada kalem ararken elime bir �eyler yap��t�. Koca bir �ikolata s�caktan eriyip, s�rt �antam� berbat etmi�. Silmekle ��karamad�m, �antay� sabunla y�kamak zorunda kald�m. Umar�m sabaha kadar kurur. Ben �anta tel���na d���nce k�z� unuttum. Neyse k�zca��z bir kalem bulup bilete ad�m� yazm��, bana getirdi. Romeo odaya buyur etmedim diye k�st� san�r�m. �n�mde konu�madan k�rg�n bak��larla turlay�p duruyor. D�n zorla benim el fal�ma bakt�. � Bol para ve kariyer, �ok uzun olmayan �mr�nde iki kaza g�r�l�yor, yak�nda da evleneceksin � diyerek benimle kafa buluyordu. �akalardan keyif al�r�m ama, bu fal bana, 1993 y�l�nda Pakistan� da ge�irdi�im trafik kazas�ndan bir y�l �nce, bu defa e�lence olsun diye g�n�ll� bakt�rm�� oldu�um fal� an�msat�nca i�im karard�. Zaten kuzeye do�ru gittik�e buras� bana Pakistan� � an�msat�yor. Ama buralar �ok temiz ve bak�ml�. Bug�n g�rd���m Tayland� �n karayollar� beni �a��rtmaya devam etti. �nan�lmayacak kadar g�zel, s�sl�, modern, bak�ml�. Nerede ise t�m yollar tek y�n. D�rt kata varan yollar g�rd�m; m�thi�ti. KAMBO�YA 15.03.2005 � Bangkok � Siem Reap 06:40� da kalkt�m. Toparlan�p maymunlar gibi g�nl�k muzlar�m� yedikten sonra pansiyondan ��k�� i�lemlerimi yapt�m. Havaalan�na gitmek i�in Mama Tur� a gidip saat 08:00� deki servisi bekledim; 08:25� de hareket ettik. Neredeyse yol boyunca uyudum. Alana geldi�imizde saat 09:15� ti. Trafik a��k olmal� ki, bu kadar �abuk geldik. Alana giri�te yaln�zca bavullar� kontrol edip kontrol band� yap��t�r�yorlar. Yani bantlanm�� bavul beraberinizde, burada bekleyip duruyorsunuz. El bagaj� check-in yapt�rd�ktan sonra u�a�a ge�i�te, ama check - in saat 10:00� dan sonra a��lacakm��. Sigara i�in d��ar� ��kt�m. 10:05� de memurlar geldi. Yine bavul kontrol� ve sonra i�eri girdim. Bu defa 10:15� de check - in ba�layacak dediler. Alanda dola�makla vakit ge�miyor. 29 Baht fiyatla kahve ald�m, ama sigara i�ilecek yer yoktu. Kahve ile d��ar� ��kt�m. Yan�mdaki adamca��zla l�fl�yoruz. Birden bir ya�mur ba�lad�. �mr�mde b�yle bir �ey g�rmedim! Bardaktan de�il kovadan, hatta hortumdan bo�al�rcas�na, 35 - 45 derecelik bir e�imle yere iniyor. Neyse, bir �ekilde bavulu verdim. Check - in� de hangi hava yolu ile u�uyorsan, onun ambleminin oldu�u etiketi g��s�ne yap��t�r�yorlar. G�ya b�ylece u�a�a ge�i�te kar���kl�k ya�anm�yormu�. U�a�a gitmek i�in de 500 Baht �dedim. Onu �demeden Tayland� dan ��k�� olanaks�zm��. Yani bu �lkeye giri� bedava ama ��k�� parayla! �ki numaral� kap�y� bulmak i�in epey arand�m. Koca bir alan... Orada da uzun s�re bekledik. Niye bekliyoruz diye sordu�umda, u�ak hen�z alana indi dediler. 12:30� da alan arabas�na ge�i� ba�lad�. Araba nerede ise yar�m saat alanda yol gidip bizim binece�imiz u�a�a �yle ula�t�. �iddetli ya�murdan dolay�, d��ar� ��kmak cesaret i�i. Kap�lar a��l�r a��lmaz otob�s�n i�i g�le d�nd�. �ster istemez u�a�a ko�turup, elimize tutu�turulan k���t havlularla kuruland�k. U�a��m�z minicik bir p�r p�r! Korkun� g�r�lt�l� ve i�i de buz gibi. Alandan u�u� pistine ��karken, kanat alt�ndaki tekerleklerden havaya y�kselen sular nedeniyle, bir s�re denizde kayak yap�yormu�uz gibi gidip sonra havaland�. Bagaj yerleri otob�s bagaj� gibi a��k, raflardan birinde oda klimas�na benzer bir klima var ve �al���p �al��mad���ndan bihaberim. Ama u�ak havalan�r havalanmaz birden oralardan u�a��n i�ine dumanlar dolmaya ba�lay�nca, �nce herkes gibi ben de endi�elendim. ��nk� u�a��n i�ini nemli bir sis tabakas� kaplad�. Herkesin �Aaa!... Uuu!... � ���l�klar�na kar��, u�ak personeli hi� oral� de�il. On dakikad�r sallant� ve sesin anormalli�ini saymazsak, u�ak normal bir �ekilde seyrediyor. Sonunda biz de bu duruma al���p hostesin ikram etti�i �ay, kahve, kek ve f�st�kla oyaland�k. ��imden de � Henri MOUHOT ( Frans�z Do�a Bilimcisi ), � Angkor Wat� � g�rmeden �l�nmez... � demi� ve g�rd�kten bir y�l sonra �lm�� ya, az kals�n ben hi� g�rmeden �l�yordum! � diye ge�iriyorum. Endi�eli miyim? �u ana kadar u�ak d��medi; ya��yorum ya, vallahi pek bir endi�em yok galiba! Biraz gramer ve �� be� kelimelik �ngilizcemle bakal�m oralarda ne yapaca��m? Islak olan giysilerim ve de �st�ne klima y�z�nden ayaklar�m donmazsa, bulurum bir �aresini... Arada bir de elimdeki notlara g�z at�yorum. Kambo�ya hakk�nda internetten buldu�um yaz�lardan ikisi elimde. Birisi, �nl� bir gezgin olan hocam�za ait. Di�eri, yani bir solukta okudu�um yaz� ise, ad�n� ilk kez duydu�um Ha�im Bar��� a... Ha�im Bar��� �n yaz�s� yan�nda, de�erli hocam�z�nki biraz s�radan kal�yor. Bakal�m Kambo�ya bana neler hissettirecek, bizden yapraklara neler d��ecek. Saat 14:10� te Kambo�ya� n�n ba�kenti Phnom Penh� e yakla�t�k. A�a��s� �orak bir alan gibi... Biri ye�il, di�eri kahverengi g�r�n�ml� iki b�y�k nehrin �zerindeyiz. San�r�m biri Mekong �rma��, di�eri Tongle Sap. Yerde g�rd���m�z binalar pek y�ksek de�il. Nihayet alana indik ve ben biraz �s�nd�m. ��k�r ki ayaklar�m sa�lam... Alanda herkes vize s�ras�na giriyor. Duvarda � Turistik vize 20, ticari vize 25 USD � yaz�yor. �nanam�yorum; ben vize i�in Bangkok� da bo�una m� bekleyip, o kadar u�ra�t�m. Alan g�revlisine sordum, � Evet, s�raya girip buradan alabilirdiniz!� dedi. Aktarmal� ge�i�te, u�u� kart�na 6 Dolar kar��l��� alaca��m alan vergisi etiketini yap��t�rmam gerekti�ini s�ylediler. Kalabal�k olmad��� i�in kolayca ald�m. Bu u�ak di�erinden de berbat. Allah� tan u�u� s�resi k�sa. U�a�a ge�meden, alan d���nda birka� sigara t�tt�rd�m. Phnom Penh ( Pnompeyin okunuyor ) olduk�a k���k bir ba�kent. Evler birka� kattan fazla de�il. Manzara u�aktan ho� g�r�n�yor. Ama �at�lar Bangkok�daki gibi d�zenli de�il. Evet... Sonunda Kambo�ya� n�n en �nemli �ehri minicik bir kasaba g�r�n�m�ndeki Siem Reap� ( Simriap okunuyor ) day�z. Alan ��k���nda taksi, tuktuk ve motosikletliler etraf�m� sard�. 1 Dolara bir tuktuk ile anla�t�m. D�nk� gezide tan��t���m Japon arkada��n verdi�i adrese g�t�recek beni. Oradan yolcular� kar��lamak i�in bir motosikletli gelmi� ama ben Tuktuk' u tercih etti�imi s�yleyince, peki dedi. Zira k�yl�l���m tuttu. Motosikletin �zerinde nas�l gidece�im? Adama tutunmak gerek... S�rt �antas�, fotograf �antam ve di�er �antam nereye s��acak endi�esindeyim. Tuktukcu, alan d���na ��k�nca, � E�er yar�n sizi ben gezdirirsem, otele gidi� 1, Angkor Wat 10 Dolar... � dedi. Nedenini sorunca, � Burada usul b�yle. Biz alanda anla�ma yap�yoruz � demez mi? O zaman ben ba�ka bir ara� ayarlayaca��m� s�yledim, ona da yana�m�yor. Uzun bir pazarl�k sonucu bug�n bir, yar�n i�in be� Dolara anla�t�k. B�ylece beni sabah 07:00� de kald���m yerden al�p Angkor Wat� a b�rakacak, sonra da g�nbat�m�nda geri getirecek. �nce bu tart��madan biraz endi�elenip, � Ya beni farkl� bir yere g�t�r�rse? � diye d���nmedim de�il, ama verdi�im adrese g�t�rd�. Kalaca��m yer, Siem Reap Nehri� nin yan�nda, Grand Otel� e yak�n � 13th Villa Mr. Lee Guest House� adl� pansiyon. Olduk�a temiz, oda i�inde banyo ve tuvalet var. Geceli�i 4 Dolara anla�t�k, d�rt gece burada kalaca��m. Biraz �evreyi dola�t�m. Etkileyici... Kirlilikten suyu �amura d�nm�� Siem Reap Nehri boyunca derme �atma kul�beler, hemen yan�nda veya arkas�nda l�ks ev ve oteller, dil okullar�... Bu nehirde y�kan�p, di�ini f�r�alayan insanlar g�rd�m. Minik bir pazar g�r�p, oraya dald�m. �nsanlar �ok g�ler y�zl�, hatta �a��lacak kadar. �� �ocu�a rastlad�m; minicikler ve minik bir a�ac�n tepesine ��km��, leblebi b�y�kl���ndeki ye�il meyvelerinden bulup yemeye �al���yorlar. Ben bulduklar�m� onlara verince sevindiler. �antamda iki sak�z vard�, ikisine verdim. Sonuncu da elini uzatt�, ona kalmad���n� g�r�nce hem ben �z�ld�m hem de o. Di�erlerine g�re b�y�k olana, � Siz b�l���n... � dedi�imde, hemen b�l��t�ler. D�nd�kten sonra buz gibi su ile du� ald�m. Korkun� ama rahatlat�c�. Bu s�ca�a ba�ka t�rl� katlan�lmaz. Bah�eye ��kt�m, birka� masa var. Sinek kovucuya ra�men, d��ar�da oturmak bir i�kence. Alanda kar��la�t���m motosiklet s�r�c�s� geldi, onunla sohbet ettik. Ad� Va Hang. Daha sonra Avustralyal� bir tip geldi. Adam�n anadili �ngilizce olmas�na ra�men bir t�rl� anla�amad�k. �ylesine h�zl� konu�uyor ki, s�ylediklerini benim anlamam m�mk�n de�il. �yi ki anlamam���m. Zira bira ikram�yla ba�layan sohbet, dokunu�larla farkl� y�nlere kaymaya ba�lay�nca, beni �ileden ��kartt�. Neyse ki �abuk ayd� da gitti. Olduk�a erken yatt�m, yar�n erkenden Tuktuk�u gelecek.... |
NOT: Takdir edersiniz ki internetteki yer darl��� nedeniyle �ok sevgili duyguyo�uran�m�z F. �ZD�REK' in g�nderdi�i t�m fotograflar� sayfalara y�kleyemiyoruz. Bu fotograflar�n Telif Hakk� Sahibi say�n Fatma �ZD�REK' in arzusuyla ve onay�yla fotograflar� g�rmeyi arzu eden SiZlere, maille g�nderebiliriz.
:
�stanbul,
30.05. 2005,
Fatma �ZD�REK,