wholesale jerseys wholesale jerseys china wholesale nfl jerseys from china wholesale jerseys free shipping wholesale nfl jerseys online coach outlet coach handbags outlet coach handbags outlet michael kors handbags outlet michael kors handbags outlet michael kors outlet

www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�

DEY�M IRMA�I

DEY�MLER�M�Z VE KAYNAKLARI

Acemi �aylak

Beceriksiz, deneyim sahibi olmayan, yeti�memi� ki�iler i�in kullan�l�r. �aylak, kartal ailesinden, ortalama altm�� santim boyunda y�rt�c� bir ku�tur. A��r g�vdeli bir ku� oldu�undan, yavrular�na u�may� ��retmesi �ok uzun s�rer ve s�k s�k yavrular yere d��er. �aylak yavrular�n�n u�may� ��renmedeki bu acemilikleri, bu deyime kaynak olmu�tur.

Ali Pa�a Vergisi

Osmanl� zaman�n�n Ali Pa�as� e�lenceye �ok d��k�nm��. Her ak�am, sazlar, k�zlar,�ark�lar... E, yal� da yal�ym�� hani. �st�ne bir de Bo�az�n o zamanlardaki dingin ve temiz manzaras�, �zel rak�n�n yan�nda da iyi gidermi�. Ali pa�a asl�nda a��r� tutkulu ve cimri birisiymi�. ��ki emeline ula�t��� zaman Ali pa�an�n cimrili�inden eser kalmazm��. Ak�am b�t�n han�mlara �e�itli m�cevherler da��t�rm��. Sabah uyand���nda bir bakarm�� ki han�mlar mutlu; ben ne yapt�m dermi�. Hemen ak�am verdiklerini geri toplat�rm��; k���k bah�i�lerle durumu idare edermi�. Bu durum bir m�ddet sonra toplant�lara kat�lan han�mlar ve yal�n�n gediklileri taraf�ndan kan�ksanm��. Yeni birisi geldi�inde, m�cevherlerin kar��s�nda dilini yutacak oldu�unda, �nce verilip sonra geri al�nmas� vergiyi �a�r��t�rd���ndan olacak ki;

- " Sabaha kadar keyfini ��kartmaya bak. Bunlar Ali Pa�a vergisi! " derlermi�.

Afyonu Patlamamak

Eskiden devlet b�y�kleri arada sinirlerini yat��t�rmak i�in afyon macunu yerlermi�. Ama ramazan gelince imsakten sonra yiyip i�mek g�nah. Kolay�n� ��yle bulmu�lar. Beyefendi, sahur s�ras�nda kursa�a sar�lan afyon macununu da yutarm��. Kursak, mide asitlerine dayanamayarak ku�luk vakti erir, afyon da ortaya ��k�p etkisini g�sterirmi�. Birdenbire k�z�p, ortal��� toz duman etmeye ba�layanlar i�in kullan�lan ''Afyonu hen�z patlamam��'' deyimi de buradan gelirmi�.

 Baklay� Dilinin Alt�ndan ��kartmak

Vaktiyle Dervi� Mehmet ad�nda biri varm��. Dervi� gayet k�f�rbaz imi�. Herkes dervi�in k�fr�nden b�km��. Hemen her g�n dervi� hakk�nda �eyhe be� on �ik�yet�i gelirmi�. �eyh gayet sevilen ve n�fuzlu biri imi�. Dervi� Mehmet de �eyhine son derece h�rmet edermi�. Edermi� ama �eyhinin bu kadar nasihatine, kendisinin bu kadar t�vbesine ra�men yine de k�fr�nden vazge�mez imi�. �yle bir huy olmu� ki ne kadar yemin etse yine kendini k�f�rden alamazm��. �eyh bakm�� ki olacak gibi de�il, Dervi�in a�z�na, dilinin alt�na bir bakla koymu�. Dervi�, ne zaman k�f�r i�in a�z�n� a�sa, dilinin alt�ndaki bakla buna izin vermeyecek, o da k�f�rden vazge�erek a�z�n� kapayacak. Bunun ger�ekten etkisi olmu�. Dervi� Mehmet a�z�ndaki bakla sayesinde k�f�r edemez bir hale gelmi�. Bir g�n �eyhiyle bir t�rbeyi ziyaretten d�n�yorlarm��. Bir evin penceresinden bir k�z �ocu�u ba��rm��;

- " Aman �eyh efendi durunuz! " �eyh, m�ridi Dervi� Mehmet ile durmu�. Hafif hafif ya�mur da �iseliyormu�. herh�lde evden bir gere�i var diye beklemi�ler. Fakat aradan be� on dakika ge�mi�, ne kap� a��l�yor ne de �a��ran oluyor. Bu arada ya�murda gittik�e artmaya ba�lam��. �eyh, m�ridine git kap�y� �al demi�. Dervi� Mehmet kap�y� �al�p i�i anlayay�m derken ikinci bir feryat;

- " Aman, Allah a�k�na! Biraz bekleyiniz, �imdi bitecek. " Anla�il�n kad�nlar i�eride iyice �rt�nmediler veya odalar� topluyorlard�r ya da �nemli bir sebep vard�r diye �eyh ve m�ridi beklemeye devam etmi�ler. Aradan yar�m saat  ge�mi�, yine ses yok. Hala ya�an ya�murun alt�nda �sland�klar� i�in iyice hiddetlenen �eyh bu sefer bizzat kendisi kap�ya do�ru gitmi�. Tam kap�y� �alaca�� s�rada pencereden bir ses;

- " �eyh efendi, i�imiz bitti. Art�k gidebilirisiniz. " demi�. Ya�murun �slakl���n� s�rt�nda hisseden �eyh hiddetle sormu�;

- " Peki k�z�m, bizi bu kadar zaman neye beklettiniz? "

- " Efendim, tavuklar�m�z kulu�kaya oturmu�lard�. Kom�umuz ebe nine, tavu�un sahibi taraf�ndan e�er bir s�re b�y�k bir kavu�a bak�l�rsa civcivlerin tepeli olaca��n� s�yledi. Onun i�in deminden beri annem sizin kavu�a bak�yordu! " K�z �ocu�u bunu s�ylerken Dervi� Mehmet, yalvar�rcas�na ve manidar bir �ekilde �eyhinin y�z�ne bakm��. Bizim �eyh, Dervi� Mehmet'e, deyim halini alacak olan s�z�n� i�te o zaman s�ylemi�:

- " Lan Dervi�, ��kar dilinin alt�ndaki baklay�! "

 Cemaziy�levvelini Bilmek

Cemaziy�levvel: Ay takviminin be�inci ay�, b�y�k t�vbe ay�. 26 Aral�k 1925' te kabul edilen Mil�d� Takvim' den �nce kulland���m�z R�m� Takvim'e g�re aylar�n isimleri ��yleydi: Muharrem, Sefer, Rebiy�levvel, Rebiy�lah�r, Cemaziy�levvel, Cemaziy�lah�r, Recep, �aban, Ramazan, �evval, Zilkade, Zilhicce. 1 Ocak 1926' dan itibaren senenin aylar� bug�nk� isimlerini ald�. Osmanl� Devleti zamanlar�nda memurlar�n s�k�nt�da olanlar� evraklar�n topl�nd���, sakland��� eskimi� �uvallar� atmazlarm��. Bunlara ay torbas� da denirdi. At�lacak olan bu ay torbalar�n� alan zor durumdaki memurlar, bunlardan don, fanil� gibi i� giysileri yaparlard�.Tuvalette arkada��n�n donunun �zerindeki " Ay �smini "  g�ren bir arkada��, daha sonra memurun at�p tuttu�unu g�r�nce, " �ok konu�ma, ben senin Cemaziy�levvelini bilirim! " diye ikaz etmesinden do�du�u s�ylenmektedir.  

Fenersiz Yakalanmak

Bak�n�z: Kol gezmek.

  G�zden S�rme veya S�rmeyi �ekmek

Eskiden kay�k yap�lan yerlere � G�z �, kay�k yap�m�nda kullan�lan tahtalara da � S�rme � denirdi. �yi korunan bu yerlerden, a��kg�z h�rs�zlar�n, g�z denilen kay�k aralar�ndaki tahtalar� ustal�kla, fark ettirmeden �almalar� anlam�nda kullan�l�r.

�ki Dirhem  Bir �ekirdek

a) Osmanl�da Dirhem, Okkan�n d�rt y�zde birine e�it olan, 3,148 graml�k eski bir a��rl�k �l��s�d�r. �stanbul i�in bir dirhem 3, 207 gram olarak tespit edilmi�tir. �ekirdek ise, kuyumculukta kullan�lan ve be� santigrama e�it olan a��rl�k �l��s�d�r. Bir alt�n sikke ise, iki dirhem bir �ekirdek a��rl���nda gelmektedir. Yani, bir alt�n lira, iki dirhem bir �ekirdek olarak bas�lmaktad�r. G�zel giyinmi� ki�ilere de be�eni olarak denilmeye ba�lanm��t�r. Alt�n k�ymetinde ve p�r�l p�r�l giyim anlam�na, " Baksana, iki dirhem bir �ekirdek giyinmi� " denmektedir. b) Giyim ku�am�na �zen g�stermi�, ��k ve s�sl� k�yafetleriyle dikkat �eken insanlar hakk�nda s�k s�k "iki dirhem bir �ekirdek" s�z� kullan�l�r. Bu yak��t�rma, a��rl�k �l��s� olarak okkan�n kullan�ld��� eski devirlerden kalmad�r. Bir okka, bug�nk� �l��lerle 1238 gram tutar. Okkan�n d�rt y�zde birine, dirhem ad� verilir. (�imdiki gram ile ayn� birim oldu�unu sanarak gram diyecek yerde dirhem denilmesi hatal�d�r.) Dirhem, daha ziyade hassas teraziler i�in kullan�lan bir �l��d�r. Ancak sarraflar, dirhemden daha hassas �l��mler i�in bir a��rl�k birimi daha kullan�l�r. Buna �ekirdek denir ki toplam, 5 santigram kar��l���d�r. Eski devirlerin en k�ymetli paras� olan bir Osmanl� alt�n�, toplam iki dirhem ve bir �ekirdek a��rl��a sahiptir.

Kol Gezmek

Osmanl�lar zaman�nda �ehir ve kasabalar�n asayi�ini muhafaza maksad�yla zab�ta memurlar�n�n dola�mas�. Kola ��kmak. Tanzimat' tan evvel sadrazamlar, yeni�eri a�alar�, kaptan pa�alar kola ��karlar, yolsuz hareketi g�r�lenleri cezaland�r�rlard�. Tanzimat' tan sonra kurulan zaptiyelerin ve daha sonra polislerle jandarmalar�n gece ve g�nd�z, inzibat ve asayi�in temini maksad�yla, �ar�� pazarlarla mahalle aralar�nda dola�malar�na da � kol gezmek � denirdi. Yine bu manada � devriye gezmek � tabiri de kullan�l�rd�. Geceleri sokakta fenersiz gezmesinden dolay� sekil ve k�yafetinde, kendinde ��phe uyand�ran kimseler de kol gezenler taraf�ndan �evrilir. Bunlar karakola ve zindana g�nderilmeyip sabaha kadar �al��t�r�lmak suretiyle cezaland�r�lmak �zere mahalle hamam�n�n k�lhan�na g�nderilirdi. �stanbul� un hemen her mahallesinde bulunan hamamlar�n sabah namaz�ndan bir iki saat evvel haz�r ve ac�k bulundurulmas� adetti. Olduk�a a��r ve pis islerden sayil�n k�lhanc�l�k eskiden ekseriyetle Ermeniler taraf�ndan g�r�l�rd�. K�lhanc�lar, devriye taraf�ndan yakalan�p kendilerine teslim olunanlar� sabaha kadar odun ta��mak, k�lhan ocaklar�n� temizlemek gibi i�lerde �al��t�r�rlar ve sabahleyin �stleri baslar� kurum ve kir i�inde bunlar� sal�verirlerdi. Fenersiz gezen h�viyeti me�hul adamlar�n bu suretle hamamlara teslim edilmesi hem kol gezenleri karakola kadar gitme zahmetinden kurtar�r, hem de bir daha kimsenin fenersiz gezmemelerini temin ederdi. Kol gezenlerin tatbik ettikleri bu cezalar kanuni olmaktan ziyade �rfi idi.

                                              Mustafa Kemal Gibi D���nmek

NORVE� DIL VE K�LT�R�NDE  ' Atat�rk G�B� D���NMEK '

Tarih, 18 May�s 2002... Yer, �talya� n�n Perugia  kenti... Gen� T�rk i�adam� Utku O�uz, bilgisayar�nda kay�tl� son Atat�rk foto�raf�n� projeksiyon makinesinin ayd�nlatt��� duvara yans�t�p s�zlerini tamamlad�:

� ��te, Anadolu ayd�nlanmas�n�n temeli olan T�rk Devrimi budur...

Perugia' n�n �nde gelen ki�ilerinin olu�turdu�u Felsefe ve Tarih Kul�b�' n�n �yeleri ve konuklar b�y�k bir co�kuyla alk��lad�lar gen� adam�. Gen�  adam da bir saatlik ''1918 � 1939 aras� T�rkiye ve Atat�rk Reformlar�'' konferans�n�n g�rd��� ilgiden mutlu, biraz da �a�k�nd�! Kul�b�n ba�kan yard�mc�s� �talyan dostu bir s�re �nce, " �u hayran�  oldu�un ve her kars�la�mam�zda bana anlat�p durdu�un Atat�rk' � bizim kul�p �yelerine de anlat�r m�s�n? '' dedi�inde hi� teredd�ts�z kabul etmi�, ama b�ylesine yo�un bir ilgi ve heyecanla kar�il�naca��n� d���nmemi�ti... Ama Utku O�uz i�in o 18 May�s gecesini asla unutulmayacak kil�n yorum, orada konuk olarak bulunan ya�l� bir Norve�liden geldi:

� Norve� dilinde '' Mustafa Kemal gibi d���nmek '' diye bir deyim vard�r... Herhangi bir problem kar��s�nda, ��z�m� imk�ns�z oldu�u d���ncesiyle hemen kestirmeden teslim olma e�iliminde olan, ne yap�p edip bir ��z�m �retmek i�in yarat�c�l���n� zorlama zahmetine katlanmak  istemeyen ruh ve zihin tembeli ki�ilere s�ylenir bu s�z... Bu tip insanlara  derhal, '' Hay�r, yan�l�yorsun bu problemin mutlaka bir ��z�m� olmal�, biraz da Mustafa Kemal gibi d���n '' deriz... Ancak sizin bu geceki sunu�unuzdan  sonra bu s�z�n arkas�ndaki anlam� �ok daha derin bir �ekilde kavram�� durumday�m; bu g�zel foto�raflar esli�inde  yapt���n�z sunusunuz bana bu ya��mda bir �ey daha ��retti; yani benim anadilim olan Norve��eye yerle�mi� olan eski bir deyimin arkas�ndaki ger�ek ve derin anlam�! Size bunun i�in minnettar�m... Gen� T�rk'�n g�zleri ya�ard�... D�nyan�n bir ba�ka ucundaki �lkenin anadiline bir deyim olarak yerle�mi� b�y�k devrimciyi bir kez daha minnet ve �zlemle and�. Yaln�zca bir saatlik bir konferans olarak pl�nlanan gece ancak  19 May�s' �n ilk saatlerinde sona erebildi. Saatlerce s�ren tart��ma ve yorumlar ise �u ortak yarg�yla sonu�land�:� Atat�rk Devrimleri b�t�n �lkelere uygulanabilecek evrensel bir re�etedir. Zira din ve etnik ayr�m temellerine dayanmayan �a�da� devlet modeli ne kadar �ok �lkede uygulan�rsa, d�nya o kadar daha huzur ve bar�� i�inde bir yer olacakt�r... Gen� adam gecenin sessizli�inde y�r�rken b�y�k bir i� s�z�s�yla '' T�rk Devrimi' ni y�kmak i�in yola ��kan kar�� devrimcili�in �lkeyi s�r�kledi�i batakl���, ' ba�ka �are yok ' diyerek IMF' nin �n�nde boyun b�ken siyaset�ileri '' d���nd�. Sonra b�y�k bir heyecan ve co�kuyla ya�l� Norve�linin bu k�lelik zincirini k�rmak i�in m�thi� bir form�l sundu�unu an�msad�: � Mustafa Kemal gibi d���nmek! 

�NG�L�ZCE SUNUM i�in: http://www.fatherofturks.com/AtaENGLISH_files/frame.htm

ALMANCA SUNUM i�in: http://www.padredeiturchi.com/padredeiturchi_files/frame.htm

 

�zr� Kabahatinden B�y�k

Padi�ahlardan bir tanesi dalkavu�una �ok k�zm��t�r. Kelleni alaca��m senin demi�tir. Beri taraftan, dalkavu�unun asl�nda �ok imrendi�i zek�s�yla da alay etmek gelir akl�na;

- " Amma " der. " �yle bir �ey yap, �yle bir �ey s�yle ki �zr�n kabahatinden b�y�k olsun! O zaman kelleni kurtaracaks�n " Arkas�n� d�n�p sofaya do�ru ge�en Padi�ah�n karar�n�n kesin oldu�unu anlayan dalkavuk tel�� i�indedir. Hemen d���nmeye ba�lar. Can korkusuyla titreyen dalkavuk o s�rada arkas� d�n�k Padi�ah�n bir aya��n� yukar�ya, basama�a att���n� g�r�r, ko�arak Padi�ah�n poposuna bir el atar. �a�k�nl�k ve zaten var olan �fkenin katlanm���yla arkas�na d�nen Padi�ah, g�rler;

- " Bre densiz! �l�m�n� bu kadar �ok mu yak�na ald�n? Allahhhhh..."

Boynu b�k�k, yere bakan dalkavuk aman dilenir;

- " �z�r dilerim Padi�ah�m. Sizi dalg�nl�kla Valide Sultan zannettim de! "

Dalkavu�un kellesi kurtulmu�tur.  

Pabucu Dama At�lmak

Sepicilerin ( Debba�lar�n yani derici, tabaklama ustas�) yapt���, gerekse daha sonra Keth�dalar taraf�ndan yap�lan denetimlerde kalitesiz mal �retti�i tespit edilen ayakkab� ustalar�n�n mal� kesilerek, d�kk�n�n�n, herkesin g�rebilece�i  y�kseklikteki dam�na at�l�rm��, Damdaki ayakkab�lar� g�renler d�kk�ndan ayaklar�n� keserek, ay�plarlarm��. Mal� ve kendisi ay�pl�nan usta da, utanc�ndan o diyar� terk etmek zorunda kal�rm��.

P�f Noktas�

Ahi Evran zaman�nda ( Usta - ��rak m�essesesi de diyebiliriz) , ��rak ustas�ndan onay ( icazet ) al�r ve ancak o zaman ayr�l�p kendi d�kk�n�n� a�abilir. Orta Anadolu' da bir camc� ustas� vard�r. Ahilik yapar. Zaman� gelen eski ��raklar�na " sen oldun " der ve el verir, u�urlar. B�ylece eski ��rak art�k yeni bir usta olmu�tur. G�nlerden bir g�n ��raklardan birisi ustan�n el vermesini bekleyemez. Ayr�laca��n�, onay ve el vermesini ister. Ustas� da daha olmad��� nedeniyle veremeyece�ini s�yler. ��rak nesinin olmad���n� sorar;

- " ��in en �nemli k�sm�n�, yani p�f noktas�n� bilmiyorsun. " der. ��rak dinlemez, ba�ka bir �ehre gider ve d�kk�n a�ar. Diki� tutturamaz. Yapt��� b�t�n cam i�leri, biblolar, her �ey bir m�ddet sonra �atlamaktad�r. Esnaf ve halk taraf�ndan ay�pl�nan ��rak, bir y�l sonra iflas etmi� olarak ustas�n�n yan�na d�ner. Elini �per, ben ettim sen etme der. Ustas� da olana kadar yan�nda �al��mas� gerekti�ini s�yler. Sonunda bir g�n usta ��ra��na m�jdeyi verir. Oldu�unu, gidebilece�ini, el verece�ini s�yler. Ayr�lmadan �nce ustas� onu karanl�k odaya sokar. �zin almadan girilmedi�i �zere daha �nce buraya hi� girmemi�tir. Yeni bitmi�, s�cak �r�nler odan�n bir kenar�nda durmaktad�r. Tavanda bir yerde, toplu i�ne deli�i kadar b�y�kl�kte bir g�ne� ����� huzmesi vard�r. Usta s�cak bir par�a al�r, ����a tutar, evirir �evirir. Bakar ki cam�n bir yerinde g�zle g�r�lemeyecek kadar k���k bir hava kabarc��� vard�r. P�f yaparak �fler ve kabarc�k kaybolur. Par�ay� ��ra�a uzat�r, ayr� koymas�n�, so�umaya b�rakmas�n� s�yler. Daha sonra ��rak �flemeye ba�lar. Nas�l �flenece�ini, neresinin p�flenece�ini iyice ��renir. Ve anlar ki, �atlamaya bu k���k kabarc�klar neden olmaktad�r. Daha sonra hel�lle�irler ve p�f noktas�n�n �nemini kavram�� �i�e�i burnunda usta yoluna devam eder. her i�in ve her �eyin bir p�f noktas� vard�r.       

Tabakhaneye B.k Yeti�tirmek

Eskiden bu yana gelen i�leme �ekliyle tabakhaneler, yani hayvan derilerinin islendi�i at�lyeler k�pek b.kuna ihtiya� duyarlarm��. ��nk� bir tek taze k�pek b.ku i�inde bekletilen deri, yumu�ac�k, kil k�klerinden ar�nm��, g�zenekleri a��k, ince, homojen yani kaliteli olabilirmi�. " Tabak m�s�n; it b.kuna muhta�s�n ", denirmi� " tabak " lara ( " debag " lara ), yani deriyi i�leyip kullan�labilir hale getiren meslek erbab�na. Ham deri, k�llardan, ya� ve et tabakalar�ndan mek�nik olarak temizlendikten sonra kimyasal olarak islendi�i sama safhas�nda, taze k�pek b.kundaki enzimlere ihtiya� duyuldu�undan tabakhanelerin oldu�u yerle�im yerlerinde �oluk �ocuk ellerinde teneke ma�rapalar, k�pek b.ku toplarlar, sama i�lemi ancak duman� t�ten taze b.kla yap�labildi�inden ko�a ko�a tabakhanelere yeti�tirirlermi�. " Ne o, tabakhaneye b.k mu yeti�tiriyorsun " deyimi buradan do�mu�, g�n�m�zde bilenler taraf�ndan halen kullan�lmaktad�r.

Vermezse Mabut Neylesin Mahmut

Sultan Mahmut' un hazineleri dillerde dola��rm��. �stanbul' un her semtinden dedikodu toplarlar, bunu Sultana iletirlermi�.Bir tanesi varm�� ki, dedikleri kolay kolay yutulur �eyler de�il. Her s�z�n sonunu da " Ahh, ahh! Hadi b�rakt�k hazine dairesini, bize az�c�k verse �m�r boyu yeter artar " dermi�. Sultan Mahmut bu adama i�in i�in �fkelenirmi�. bir g�n huzura getirtmi�;

- " Bana bak! Sen b�yle etrafta bilmeden ne at�p tutuyorsun? Bilir misin ki, ne y�klerin alt�nday�z? Bilir misin ki, geceleri rahat uyumamaktay�z?...." Padi�ahtan azar� i�iten adam sus pus olmu�. iyice b�z�lm��, ��km��.

- " Bak, her l�f�n sonunu da Padi�ah bize yedirmiyor diye bitirirmi�sin? " Art�k kellesinden de korkmaya ba�layan adam, ka�acak delik aram��.

- " Ben insafl� biriyim. Sana bir �ans tan�yaca��m. Ama sen de s�ylenmeyi b�rakacaks�n. " Adamla anla�an Padi�ah, beraberce hazine dairesine gitmi�:

- " Kenardaki k�re�i al ve dald�rabildi�in kadar dibe dald�r. K�rektekiler senindir. �yi d���n hangisinden almak istersen oraya dald�r k�re�ini. Bir kez �ans�n var. Ona g�re! "

Padi�ah�n sand��� gibi zalim biri olmad���n� anlayan azardan y�k�lm�� ve g�rd��� hazinenin muhte�emli�i kar��s�nda dili tutulmu� adam heyecanla k�re�e sar�lm��. Dald�rabildi�i kadar derine, �il �il alt�nlar�n dibine dald�rm��. Sevin�le k�re�i ��karm�� ki, bir de ne g�rs�n? K�re�in �st�nde bir tek alt�n par�ld�yor. Me�erse adam heyecandan k�re�i ters dald�rm��.

" Ee, g�rd�n m� evlat, kazanmak o kadar da kolay de�ilmi�... Yapacak bir �ey yok! Al o bir alt�n�, git ve bir daha sak�n arkadan konu�ma. Vermeyince Mabut, neylesin Mahmut? "  

                                                                                                          Di�er bir DEY�M i�in

Bir Onceki Yap�t Teknik Aksakl�k Bildiriniz Edebiyat At�lyesi Girisi T�rkce veya Di�er Bir Dil Yan�lg�s�n� Bildiriniz S�zl�k Telif Haklar� Kanunu �mla K�lavuzu  Radyolu Dakikalar ODA AKDEN�Z ODA EGE ODA MARMARA Enstit� Girisi Bir Sonraki Yap�t