wholesale jerseys wholesale jerseys china wholesale nfl jerseys from china wholesale jerseys free shipping wholesale nfl jerseys online coach outlet coach handbags outlet coach handbags outlet michael kors handbags outlet michael kors handbags outlet michael kors outlet

www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�

�YK� BULVARI

Telif Hakk� Sahibi: Lasolfa

S.O.S

Siyah sandal m�? Bu konuda ne yazabilirdim ki? Siyahl� bir konuda yaz� yazmay� d���n�nce, i�im karard�. Karamsarl�k, olumsuzluk, umutsuzluk dolu �eyler akl�ma geldi. Hatta, intihar, �l�m, cinayet gibi negatif davran��lar� ya�ayan insanlar�n, kararm�� hayatlar�n�n s�k�nt�s�yla doldum. �aresizlik, s�k���p kalm��l�k ve hapsedilmi�lik gibi duygularla i�imin s�k�ld���n� g�rd�m. Ama konunun ikinci temas� olan sandal� d���n�nce akl�ma denizin �zerinde ak�p gitmek, dalgalarla uzaklara yol almak geldi. Bir sandal VASITASIYLA, B�R YERDEN BA�KA B�R YERE G�TMEK ve bunun sa�lad��� kolayl�k  durumu. ��te bu son c�mlede co�kulu bir m�zi�in ritmiyle, bir keyifle doldum.G�zlerimin �n�nde siyah bir sandal; canlanana kadar, bekledim. Hayalimle, kurgumla, isteklerimle, etkilenmelerimle, bir sandal g�rmeyi ret ederek bekledim. Ta ki, bana ait oldu�una inand���m, o siyah sandal� ger�ekten g�r�nceye kadar. Evet, en nihayet, sandal�m� g�rd�m. Netle�tirebildi�im kadar size de anlatmaya �al��aca��m...

 �  Ceviz kabu�u bi�iminde k���c�k bir sandald�. �yle bir siyaha boyanm��t� ki i�i d��� deniz suyuyla �sland�k�a, naylon mu�ambalar gibi par�ld�yordu. Simsiyah bir sandal �ylece denizde yol al�yordu. ��inde k�sa sa�l�, gen� bir o�lan �ocu�u vard�. Teknenin d�menini kontrol ederken ayr�ld��� k�y�n�n, uzakla�t�k�a k���len g�r�nt�s�ne bakt�. Y�z�ne belli belirsiz bir g�l�mseme s�zd�.G�zleri doldu. Sonra sandal�n k�reklerinin ba��na ge�ip, g�c� yetti�ince as�ld� k�reklere... �

Durdum. Bu g�r�nt�y� anlamaya �al��t�m. D���nd�m. �imdi b�yle bir g�r�nt� ve ben aras�nda ne ilgi vard�. San�r�m; ba�kalar�yla tan��mak ve yeni �eyler g�r�p ��renmek i�in, �LET���M KURMAK, KONU�MAK, YAKINLIK SA�LAMAK �abas�n�, sandalla seyahat etmeye, benzetmi�tim. Bildi�i ve al��k�n oldu�u kendi k�y�lar�ndan, yeni k�y�lara, sandalla yap�lan bir seyahat �rne�i, tan���yor, konu�uyor, anlamaya, anlatmaya �abal�yorduk. Hatta bu seyahatte kullan�lan sandal� da ileti�im vas�tas� bir ara� gibi d���nm��t�m. Bu sandal�n �ekli de, ileti�im �eklimizi belirleyen bir model veya kal�p gibiydi. Yani her ileti�imin �ncesinde, ba�lam�� olan bir seyahat ve bir yolcu vard�. Ya yolcuydunuz, ya da merakla ula��lmaya �al���lan bir k�y�. Her se�im, her durum, belli sebeplerle, bizden bir par�ay� simgeliyordu. Kulland���n�z sandal, rengi, h�z�, gitmek i�in se�ti�iniz y�n, hepsi, kendimizden bir par�ay� ta��yordu sanki.

�lk tan���kl�ktaki, ilk izlenimler, hisler, etkilenmeler ve bunu belirleme tel���m�z. Sanki, bu tel���m�z azals�n diye, daha tan��madan �nce ya�anan bir yolculukla pek �ok �ey belirlenip �ekillendiriliyordu. Ve daha �nceden ba�lam�� bu seyahati yapan yolcunun gitti�i y�n, tan���kl��a ald�rmadan ve de�i�meden, devam edip gidiyordu. Her yolcu, belirlenmi� y�n�n�n ak���yla ak�p gidiyor. Her yolcu bir k�y�, her k�y� bir yolcu gibi, di�er insanlarla kar��la�ma ve konu�malar�m�z, ya�amda, ak�p gidiyor. 

Belki konuya uygun bir hik�ye, bunu anlatmaya yard�m edebilir:

� Bir yerlerde, bir ada varm��. Bu yer, ancak, i�tenlikle bak�l�rsa, g�r�lecek kadar i�lerdeymi�. Yani ta  uzaklarda bir yerdeymi�. ��te bu adan�n sol taraf�, sivri ve dik kayal�klarla doluymu�. Dalgalar bu kayalara �arpt�k�a, k�p�kler ve g�r�lt�l� sesler ��kar�rm��. Adan�n bu k�y�s�na yakla�may� zorla�t�ran sivri kayalar, insan�n t�rp�lenmemi�, sivri kalm��, kibrinin, egosunun ve ilkel ihtiraslar�n�n simgesi gibiymi�. O y�zden adan�n solundaki bu kayal�kl� k�y�ya BENC�L k�y�lar� denirmi�. Bu kayal�klar�n bitiminden sonra g�zel ve upuzun bir sahil ba�larm��. Sahilin iri �ak�l ta�l� topra��, bir s�re k�y� boyu uzan�rm��. Sahilin bu taraf�ndaki, dalgalar, ilerlerden k�p�r�p ta�arak gelir ve sahilin d�zl���ndeki �ak�l ta�lar� aras�nda k�s�k sesle, s�n�p kaybolurmu�. Adan�n sahilinde, sa� tarafa do�ru gittik�e, k�y�daki toprak gitgide incelir ve en sonunda, pudrams� bir kumluk sahile ula��l�rm��. Adan�n sa� taraf�nda, denizin i�ine do�ru ilerleyen s�� bir alan varm��. Buras�, k�sa boylu saz t�r� otlarla kapl�, yar� �amurumsu bir batakl�k g�r�n�m�ndeymi�. Ad�m atmay� zorla�t�ran, dibe �eken, adan�n bu �amurumsu - batakl�k k�y�s�, insan�n tembellikle, vazge�i�lerle, cesaretsizli�iyle, kaybedi�lerin h�sran� ve umutsuzlukla s��la�m�� y�nlerimizin simgesi gibiymi�. O y�zden, adan�n sa� taraf�ndaki bu batakl�k k�y�s�na MUTSUZLUK  k�y�s� denirmi�.

Bu adada ya�ayanlar, kendi halinde, do�al �artlarda ya�ayan, huzurlu insanlarm��. Bu adada, as�rlard�r devam eden bir gelenek varm��. Adan�n gen�leri, belli bir ya�a gelince, kendi kendilerine bir tekne yap�p, bu tekneyle denize a��larak, tek ba�lar�na seyahat etmek zorundaym��. Adaya ne zaman ve nas�l d�nd�klerinin bir �nemi yokmu�. Ancak ba�ka bir k�y�ya gittiklerinin ispat� olarak, d�nerken, yanlar�nda bir �eyler getirmeleri �artm��. Seyahatten d�n��te, tekneyi par�alar�na ay�r�r ve gece olunca bu tekne par�alar�n� yakt�klar� kocaman ate�in etraf�nda, ada hakl� toplan�p, gencin seyahat hik�yesini merakla dinlerlermi�. Teknenin par�alanmas� gelene�i, ki�ili�imizle ilgili davran�� kal�plar�m�z�, kendi kendimize yaratt���m�z�n ve yine ancak, bizim par�alay�p yok edebilece�imizin bir simgesi gibi imi�. Bu g�ne kadar, bu gelene�i bozan hi� kimse olmam��. Ancak, adada ya�ayan gen� bir o�lan �ocu�u, bu gelene�i yerine getirme g�revi kendisine defalarca hat�rlat�ld��� halde, t�rl� bahanelerle, bu tekne yap�m�n� ve seyahatini ,s�rekli ertelermi�. Ada halk�n�n yeti�kinleri, bu konuda �srarlar�n� s�rd�rd�k�e, gen� o�lan, bu i�i daha fazla erteleyemeyece�ini anlam�� ama yine de bir t�rl� N�YET edip bu i�e ba�lam�yormu�.

G�nlerden bir g�n, ada halk�n�n birka� yeti�kini, bu gelene�i yerine getirmekten ka��nd���n� ve yeti�kin biri olabilmesi i�in bu deneyimi ger�ekle�tirmesi gerekti�ini, y�ksek sesle, azarlar tonda s�ylemi�ler. Bir s�re, kendi ba��na kal�p, bu i�i neden erteledi�ini, kendi kendine sormas�n� ve cevab�n� bulmadan aralar�na kat�lamayaca��n� sert bir �ekilde s�ylemi�ler.

Bu sert konu�ma ve azarlanmaya k�r�lan gen�, a�a�l�kl� alana kadar sinirli sinirli y�r�m��. Gelene�i bozamayaca��n�, eninde sonunda bu seyahate ��kaca��n�, buna mecbur oldu�unu biliyormu�, bilmesine ama yine de di�erlerini k�zd�racak kadar, ilgisizlikle davranmas�n�n sebebini kendisi de tam olarak bilemiyormu�.

- Bana k�zmalar�na, azarlamalar�na sinirlensem de asl�nda hakl� olarak s�yledikleri �eyi yapmal�y�m. �nce,biraz yaln�z kal�p, N�YE diye kendi kendime d���nmeliyim. Evet hakl�lar. Hakl�lar ama... Of!...

diyerek s�k�nt�yla, bir a�a� g�lgesine oturmu�. Her d���nce de i�indeki a��rl�k daha da art�yormu�.

- Bu d���nmek de ne s�k�c�, ne yorucu �eymi� can�m. Aaaa!

deyip kendini rahatlatmak i�in, bir �eyler yapmak istemi�. Cebindeki k���k b��a�� ile yerdeki dallardan birine oymalar yapmaya ba�lam��. Ama�s�zca ba�lad��� bu i�in, s�k�nt�s�n� hafifletti�ini fark edince sevinmi�.

- ��te ! Belki de tekne yapmak, a�a� dal�n� �ak�yla oymak kadar basit gelecek bana. Ama ba�lamad���m i�in, bana yapamayacakm���m gibi zor g�r�n�yor. Cevab�m bu olmal�. Bana bir  �eylerin zor gelmesi. Ama niye zor geldi�ini de bulmal�y�m. Niye, niye?

diyerek d���nmeye devam etmi�.

Bu adada ya�aman�n, kendisine ne kadar s�k�c� ve zor geldi�ini d���nm��. Bu s�k�nt�l� halini d���nd���nde, i�inin darald���n� hissederek daha rahatl�kla nefes almaya �al��sa da, nefesi bile a��r gelir ve rahatlayamad���na oflay�p puflarm��.

Kendini be�enmeyen, kendine g�veni yetersiz insanlar�n ruh halinin canl� bir simgesi gibiymi� bu gen� o�lan. B�yle insanlar�n kendini k���k g�rmesinin benzerli�i gibi boyu, di�er ya��tlar�na g�re daha k�saym��. Yine b�yle insanlar�n g��s�z olmalar�n�n benzerli�i gibi, zay�f, c�l�z bedeni varm��. As�k surat�, memnuniyetsiz bak��lar�, m�mk�n oldu�unca sessiz olmaya �al��an y�r�y���, yere e�ik ba��, d���k omuzlar� ile dola��rm��. Etraf�na ilgisizli�i ve s�k�nt�l� hali, her durumda belli olurmu�. Bu halinin fark�na vard��� anlarda, adada ya�ayan di�er insanlar� izler, onlar gibi mutlu ve huzurlu olamad���na �z�l�rm��. ��te eskiden de akl�na bir gelip bir giden  bu d���ncelerinin hepsi, bir araya toplanm�� gibi bir a��rl�kla dolmu�. G�lgesine oturdu�u a�aca yaslanm��. G��s�nde yine bir ac�ma ve s�k��ma hissetmi�. K�sa bir durgunluktan sonra, daha �zg�n olarak:

- Off, niye, ba�ka biri gibi ya�amak istiyorum? Sanki bu ya�am, bu beden bana ait de�il. Kendimi de�il de ba�ka birini izler gibiyim. �zledik�e, be�enmeyi�im ve duydu�um s�k�lma hissim art�yor. Bu seyirci halimden de s�k�ld�m. Kendimde g�rd�klerim ho�uma gitmiyor. Daha uzun boylu, daha yak���kl�, daha vakur, daha ne�eli, daha sar���n, daha g��l�, daha ilgi �ekici, daha �nemli biri olmak isterdim

demi�.

- Ama ben, i�imdeki y�lg�nl�ktan, daralm��l�k ve cesaretsizlikten, ba�ka bir yerde ve ba�ka biri olarak ya�amay� hayal etmekten yoruldum. �nsan�n kendi kendine duydu�u bu yabanc�l�k hissi ne kadar zormu�. G�n ge�tik�e, daha bir umutsuz, daha bir keyifsiz oluyorum. Sanki yava� yava� uyu�uyor gibiyim. Bu halimi g�rm�yorlar m�? �kide bir hadi tekneni yap diye s�k��t�r�yorlar beni. �u tekne yapma i�i de ne sa�ma �ey! � Yapt���n teknenin �ekli, ruh halinin simgesidir. Aynen kendini yans�tacak. O y�zden kendinle b�t�nle�en bir fikir gelene kadar, tekne yapmaya ba�lanmaz � demi�lerdi. �yi de, ne zamandan beri benim akl�ma hi�bir fikir gelmiyor. Asl�nda �u s�k�lm�� halimi d���n�nce, kal�n bir kabuk i�inde ya��yormu�um gibiyim ya, ceviz kabu�u �eklinde minicik bir sandal yapmak gerek. Karamsarl���m�n ve mutsuzlu�umun simgesi olarak da, siyah renge boyayabilirim. B�yle bir sandal yapsam amma da sa�ma olur. Herkes niye ba�ka renge boyamad���m� sorup durur. B�yle bir sandal yapsam, ben be�enir miydim acaba?

Di�erlerinin yapt��� sandallar� ne kadar da be�enmi�lerdi. Herkes, kendine benzeyen �zellikte bir sandal yap�p, g�le oynaya denize a��lm��t�. Hatta bir tanesi o kadar basit bir sal yapm��t� ki, yan yana s�ralad��� kal�n a�a� g�vdelerini, kal�n iplerle birbirine ba�lam��, a�a� g�vdelerinin iki ucu �zerine de uzunca birer a�a� g�vdesi ba�lam��t�. Bu sal�n ortas�na �akt��� daha ince bir dire�e, yelken g�revi g�recek kuma�lar� iplerle tutturmu�tu. R�zg�r�n y�n�ne g�re ayarlad��� yelkenleriyle, bu basit sal�n, denizin �zerinde y�z���n� hat�rlam��t�.

- Kenarlar�nda fazla bir y�kseklik olmayan bu sal, asl�nda korunaks�z. �stelik, r�zg�r �iddetli esti�inde, yelkenleri par�alayabilir. Ben olsam b�yle bir sal yapmazd�m!

diye d���nm��t�.

Bir s�re daha d���nd�kten sonra, o g�n sandal�n� yapmaya ba�lad�. Kafas�nda tasarlad��� gibi kenarlar� y�ksek, �ekli ceviz kabu�una benzeyen k���k bir sandal yapm��t�. Siyah renge boyay�p boyamamakta bir t�rl� karar veremiyordu. E�er siyaha boyarsa, dikkat �ekici ve �a��rt�c� olurdu. Hem adadakiler, o kadar sessiz durdu�uma aldanmas�nlar. O da ilgin� �eyler yapabilirdi. Hem de gitti�i k�y�daki insanlar, onu b�yle siyah bir sandalla g�r�nce �a��racaklar. Ona sorular sormak i�in sab�rs�zlan�rlard�. Neler sorarlard� acaba?

- Neden siyah� se�tin? Gece karanl���ndan korktu�un i�in, fark edilmeden yol als�n diye mi? G�nd�z de herkesin kolayl�kla dikkatini �ekecek bir renk. Yoksa; gece karanl���nda saklanman� kolayla�t�rs�n, g�nd�z �����nda da fark edilsin diye mi se�tin siyah�? Diye merakla sorular soracaklar diye d���nd�. Evet, karar�n� verdi, sandal� siyaha boyayacakt�.

Sandal�na koyaca�� ismi d���nd�. Kendi kabu�un ya�ad��� yaln�zl��� ve kendini tamam hissettirecek di�er par�as�ndan ayr�ym�� gibi hissettiren, kendine yabanc�l���n� ve eksiklik hissini d���nd�. Sandal�na,� Yar�m Kabuk � ismini yazacakt� ki, son anda vazge�ti.

 - Sandala bu ismi koyarsam, bu halimden ne kadar da rahats�z oldu�umu anlar, bana ac�rlar. Yard�m etmek isterler. Kimsenin bana ac�mas�n� istemiyorum. Ben b�yle bir etki b�rakmak istemiyorum dedi h�z�nle dolarak.

Kim, ona nas�l yard�m edebilirdi ki? T�pk� bu sandal� tek ba��na yapmak zorunda olmas� gibi, sadece kendi kendisine yard�m edebilirdi sadece kendisinden destek alabilirdi. Buna mecburdu. Bir an d���nd� ve y�z�ne kocaman bir g�l�mseme yay�ld�.

- Sandal�ma koyaca��m ismi buldum; � S.O.S � . Okuyanlar � �mdat � anlam�nda d���nd���nde, � Hay�r, S.O.S� in anlam�, � Siyah Olan Sandal � demek diyerek �a��rtaca��m onlar�! Hatta bu ismi, sar� renk bir boya ile yazay�m ki, hem esprili olsun, hem de istedi�im gibi dikkat �ekici olsun diyerek g�l�msedi. Sandal�n� bitirdi�inde, y�z�ndeki mutsuzluk ifadesinden eser yoktu. Adadan ayr�lma g�n�nde, ada halk� gen� o�lan� u�urlamak i�in k�y�da toplanm��t�. Bu u�urlama merasiminde ada halk�ndan bir ya�l� ;

- Her yolculuk tel���, ayr� bir heyecanla ya�an�r. Ancak �zg�r ruhlu ve cesaretli yolcular, ger�ekten t�m zorluklar� a�abilirler. Korkular�na ra�men ilerler, vazge�mezler. Kar��la�t�klar� �eyler, seyahat heyecanlar�n� etkilemez. Ald�rmaz bir sakinlikle, yollar�na devam ederler. Ger�ek bir seyahat heyecan�, �zg�r se�imlerle ya�an�r. Ve sen de i�sel �zg�rl���n i�in, bu seyahati yapmal�s�n. Haz�r oldu�una karar verdi�inde, s�n�rs�z olan yarat�c�l���na inanarak, kendi sandal�n�, kendin yapt�n. Ve senin karar verdi�in bu g�nde, bu adadan kendi yapt���n sandal�nla ayr�lacaks�n. Yaln�zl���yla �rkm�� bir yolcu de�il, �zg�r bir seyahat�i keyfiyle, istedi�in y�nde, g�c�n yetti�ince cesurca gitmelisin. Yolun a��k olsun

dedi.

�steksizlikle cesaretsizlikle ka��nd��� bu i�ten, bu kadar etkilenmi� olmay�, hay�l bile edemezdi. Daha ayr�lmadan, aday� ve ada halk�n�, bir an �nce,yeniden g�rme �zlemiyle doldu�unu fark etti. G�zleri de dolmu�tu. Ada halk�ndan kimse, neden siyaha boyad�n diye �a�k�n bak��larla sorular sormasa da, be�enip be�enmediklerini belli etmeseler de, �u an bunun bir �nemi kalmam��t�. Bu adan�n ve birlikte ya�ad��� insanlar�n bir par�as�yd�. Ada halk�ndan b�t�n�yle tek tek sar�l�p vedala�t���nda, bunu daha bir hissetmi�ti. Kendi eme�iyle yapt��� bu sandalla yapaca�� seyahat bunu anlamas�n� sa�lam��t�. Kim bilir, seyahati boyunca kendisine ait daha neler ��renip, anlayacakt�!

Sandal�na binip,denize a��ld�... �

 

" Edebiyat At�lyesi Pazartesi �al��malar� " ndan: 49. hafta, 29.08.2005 - 04.09.2005 haftan�n konusu: " S�YAH SANDAL " �zerine

:  Lasolfa,  05.09.2005,                                                                                                    Di�er Bir �yk� i�in  

               

Bir Onceki Yap�t Teknik Aksakl�k Bildiriniz Edebiyat At�lyesi Girisi T�rkce veya Di�er Bir Dil Yan�lg�s�n� Bildiriniz S�zl�k Telif Haklar� Kanunu �mla K�lavuzu  Bu yazar�m�z/Bu yap�t hakk�nda ODA AKDEN�Z ODA EGE ODA MARMARA Enstit� Girisi Bir Sonraki Yap�t