www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�
ANI �ekmecesi
G�ncenin ve Fotograflar�n Telif Hakk� Sahibi: Fatma �ZD�REK
�RAN PAK�STAN G�NCES�
- II -
02.11.1995 � �sfahan Murteza sabah�n ilk ���klar�yla bizi Pol - e - Khaju�ya b�rakt�. Saat onda Reza ile bulu�uncaya kadar buralar� fotograflayabilecektim. Pol - e - Khaju, Si - o - Sepol ve Pol - e - Abuzar k�pr�lerinde fotograf �ekip, Ermeni kiliselerinin oldu�u mahalleye ge�tik. T�rk�e bilen kilise g�revlisi, ricam�z �zerine kap�lar� a��p bizi i�eri ald�. Bir ba�ka Ermeni kilisesine ge�tik. Bizim ziyaretimiz s�ras�nda bir resmin restorasyonuyla ilgileniyorlard�. Kiliselerin bulundu�u bu mahallede dola��rken yolda Gregoryen bir din adam�na rastlay�p, T�rk�e olarak sohbet ettik. � �stanbul� da Ermeni var m�? � diye sordu. Biri �ok yak�n dostum, di�eri hem onun a�abeyi hem de benim �al��t���m �irketin orta�� olan �zkeskinleri ve di�er Ermeni arkada�lar�m� anlatt�m. Oradan Bethlehem Katedrali' ne ge�ip i�indeki k�t�phane ve m�zeyi de ziyaret ettik. Burada �ok eski bir Ermenistan haritas� g�rd�k. �lkemizin b�y�k bir k�sm� Ermenistan' a ait olarak g�steriliyordu. M�zede �e�itli el i�leri yan�nda, A�r� Da�� ve Akdamar adas�ndaki kilisenin resimleri duvarlar� s�sl�yor. �sfahan� daki kiliseler �sl�m mimarisinden izler ta��yor ve �ok etkileyici. Kubbeleri ola�an�st� ve binan�n alt k�sm� maviyle sar�n�n h�kim oldu�u �inilerle kapl�nm��. Kilise ve mahalleyi ziyaret ve fotograf �ekimlerinden sonra Pol - e - Abuzar ve Pol - e - Felezzi k�pr�lerine u�rayarak, �mam meydan�na ge�tik. Pol - e - Felezzi�den Pol - e - Marnan g�r�n�yor, ama yan�na gitmek zaman sorunumuzdan m�mk�n olmad�. Trafik yo�un oldu�u i�in randevumuza da biraz ge� kald�k. Yollarda kar��la�t���m�z Azerilerle sohbet ettik. Buralarda herkes turistlerle sohbet etmek istiyor, �zellikle kad�nlar. Reza ve Murteza ile bulu�up B�y�k Cami' ye gittik. Bu arada Murteza� ya trafik cezas� yazd�lar. �ran� da trafik cezalar� olduk�a y�ksek bir mebla� tutuyormu�; �ok �z�ld�m. Onlar bizi camiye b�rak�p, araban�n sorunu i�in gittiler. B�y�k Caminin y�ksek duvarlarla �evrili bah�esine caddedeki basit bir kap�dan giriliyor. �zerinde simsiyah bez pankartlarda beyaz Fars�a yaz�lar ve kocaman birka� �mam Humeyni ve molla fotograf� var. Bah�enin ortas�ndaki cami paket tu�lalarla yap�lm�� kare bir mimariye sahip. Mimarisi insan� �deta b�y�l�yor. ��i s�tunlar ve bas�k kemerlerle desteklenmi�. Kubbesi �ok b�y�k, tahta oyma yaz�larla s�sl�. Bah�eye a��lan iki kap�s� var. Burada camilerin avlusunun ortas�nda kocaman bir havuz oluyor ve herkes orada aptes al�yor. Saatlerce bu camiden ayr�lamad�k. Buradan ��k�nca �ok ilgin� sokaklara girdik. �n�m�ze bir kule ��kt�. �zledi�imiz bu yol bizi Haruni ( �mam Reza� n�n karde�i ) camiine g�t�rd�. �ran� da camii i�lerinde mutlaka bir t�rbe oluyor. Burada da var ve kilise gibi resimlerle s�sl�. Bu resimler �o�unlukla Hz. Ali� ye ait. Hz. Ali t�pk� kilise resimlerinde Hz. �sa� n�n ba��nda bulunan hare ( ���k, nur ) ile betimlenmi�. Buralar� ziyaret eden insanlar, kap�lara, yat�rlara, resimlere y�z s�r�p, dua ediyorlar. Bozuk param�z olmad��� i�in ekmek alam�yoruz. Para bozduramad���m�z� g�ren bir gen� ekmek param�z� �dedi de a�l���m�z� bast�rd�k. T�rkiye� ye telefon etmek i�in postane arad�k. Burada mektup ve telefon postaneleri ayr�. Telefon postanesi sordu�umuz bir �zel otomobil s�r�c�s� � Buyurun ben sizi g�t�reyim � deyip, bizi arabas�na buyur etti. Bizi postaneye g�t�rd� ama �ncesinde pazarl�k etmeyi d���nmedi�imiz i�in y�ksek bir bedel �dedik. Oysa Tahran� da �zellikle trafi�in yo�un oldu�u saatlerde, �zel arabalar�n da ta��mac�l�k yapt���n� biliyorduk. Tekrar �mam meydan�na d�nd�k. Bu �ehir, tan�d�k�a beni etkiliyordu. En korktu�um s�zc�k � ihanet � d���ncelerimde gidi� geli�e ba�lam��t�. Yoksa ben �st�ne asla g�l koklayamayaca��m daimi sevgilim �stanbul� a ihanet mi ediyordum? Ya da �sfahan bana y�r �st�ne y�r sevmenin m�mk�n olabilece�ini mi ��retiyordu? D���mdaki d�nyay� unutmu� kafamda bu d���ncelerle y�r�rken Si - o -Sepol� e vard�k. Bug�n �sfahan� da son g�n�m�z. Zayenderud nehrinin hayat verdi�i bu kenti nas�l �zleyece�im. K�pr�lerini, mimarisini, do�as�n�, tertemiz sokaklar�n�, hatta tan�mad���m, bilmedi�im insanlar�n�. Nas�l ki �stanbul bo�az�nda dola�mak, �irinler �irini �ehir hatlar� vapurlar� ile kar��dan kar��ya ge�mek beni mutlu ediyorsa, bu k�pr�ler �zerinde dola�mak da bana benzer mutlulu�u veriyor. Kendimi Zayenderud� a d��m�� bir yaprak olarak d��l�yorum. Suyun akt��� y�nde gitsem, gitsem... K�pr�lerin altlar�n�, suyun i�indekileri, nehrin t�m uzant�s�n� g�rsem, tan�sam... Art�k gitme zaman�, ak�ama Minalar gelecek, onlara ikram i�in haz�rl�k yapmak gerek. Buran�n reng�renk pasta ve kurabiyelerinden ald�m. Misafirhane kentin d���nda. Gece ���kland�r�lm�� k�pr�ler ve bunlar�n Zayenderud nehrindeki yans�malar�n�n b�y�s�nden kurtulamad���mdan bu kentten ayr�lmak istemiyorum. Bu ruh halinde, bir fotograf bir fotograf daha diyerek Pol - e - Khaju� yu fotograflarken objektifim nehre u�tu. � G�zelim �ehir� Ruhumu ald�n, bari objektifimi bana geri ver! � dedi�imi duydu san�r�m. Nehrin k�y�s�ndaki �imenlere yat�p kolumu omzuma kadar suya sokunca bu koca nehirde bir mucize eseri onu bulabildim. Benim g�zelim orijinal Canon objektifimin sudan ��k���, elimin titremesiyle bal���n sudan ��k��� gibiydi. �st�nden sular ak�yor, bir bal�k gibi �l�me direniyordu. Oysa muhtemelen �lecekti. Ben de anlam��t�m ki buradan ayr�lacak ama kalbimin bir k�sm�n� burada b�rakacakt�m� Misafirhaneye d�n�nce objektifi kaloriferin �zerine koyup kurutmak gibi bir hata yapt�m. Do�al ortamda kurumad���ndan i�inde lekeler olu�tu. Konuklar�m�z geldi, ge� saatlere kadar sohbet edip e�lendik. Reza, Me�hed� e u�ak bulamam��. Bu biraz keyfimizi ka��rd� zira i�e yeti�mesi gerekiyordu. Yar�n Ate�g�h� a gitmek i�in program yapt�k. 03.11.1995 � �sfahan Tan a�armadan Murteza� n�n kamyonetine, ben ve Azam �ne, di�erleri arkadaki a��k b�l�me olmak �zere yerle�tik. So�uk b��ak gibi kesiyor. Murteza bizi Ate�g�h� a b�rak�p Mina� y� i�e g�t�rmek i�in evine d�nd�. Bug�n Cuma �ran� da tatil g�n�. Mina bir hastanede hem�ire oldu�u i�in bug�n n�bet�i, yar�n izinli olacakm��. Dostlar�n bizim i�in b�yle ko�turmalar�na �ok �z�l�yorum, b�t�n d�zenleri bizim y�z�m�zden bozuldu. Ate�g�h, Zerd��tilerin tap�na�� ( Fars�a� da ate� yeri ) demekmi�. Zerd��tlerin kutsal simgesi ate�, hi� s�nmeden yanmaya devam eden ate�in oldu�u mek�n Ate�g�h. ( Zerd��tl�k ise; M.�. VII. YY�da �ran� da efsanele�mi� bir ki�inin ikicilik ilkelerine g�re kurdu�u ve ��retisi Avesta adl� kitapta topl�nan din). �sfahan� dan olduk�a uzak bir tepede, Ate�g�h diye gitti�imiz yerde bug�n kullan�lmayan sessizlik kulesi var. Zerd��tlerin �l�lerini ku�lara terk ettikleri bu kule, harap durumda. Buraya vard���m�zda bir grup �brahim Tatl�ses kaseti dinleyip, �ay i�iyordu. Bize de �ay ikram ettiler. Bizim k�zlar da evden yiyecek getirmi� onlar� payla��p sohbet ettik. K�zlar�m�z da Zerd��t. Bir s�re Friedrich Nitzche, Hermann Hesse ve �amanizm hakk�nda konu�tuk. Raziye, a�abeyinin yazar ve illegal sosyalist bir partinin �yesi oldu�unu, bu nedenle yurtd���nda ya�ad���n� s�yledi. Azam ile de karde� �ocuklar� oluyorlarm��. Sohbete doyum olmuyordu olmas�na da, benim asla doyamad���msa sabah�n sundu�u bu yumu�ac�k fotograf �����yd�. Onlar� ba� ba�a b�rak�p fotograf derdine d��t�m. Bulundu�umuz tepenin di�er yan�ndan yukar�ya t�rmanmaya ba�lad�m. Kendimi fotografa �ylesine kapt�rm���m ki, �antam� koydu�um yerin bir u�urum oldu�unu �antam kaymaya ba�lay�nca, anlay�p dondum. Y�kseklik korkum da tutunca a�a�� inmeyi g��l�kle ba�ard�m. Ate�g�h� �n oldu�u tepeden, uzakta sisler i�indeki �sfahan bir g�r�n�p bir kayboluyor. Kar��mdaki da�lar, nehir, kent g�n do�umunda g�z alabildi�ine sis ile d��sel g�r�nt�ler olu�turuyor. D�n�� s�ras�nda sessizlik kulesini ba�ka a��dan da fotograflayabilmek i�in arkada�lardan ayr�l�p otobana ko�turdum. Sabah�n ilk saatlerinde otobanda garip k�yafetiyle elinde fotograf makineli bir hatun, dikkat �ekmeyecek gibi de�il. Muhtemelen herkes bu garip insana bak�p ge�iyordu. Motorlu bir gen� bak�p ge�mekle kalmad�, yan�mda durdu ve i�ler kar��t�. Fars�a bir �eyler s�yl�yor. Ne dedi�ini anlamad�m ama pek iyi �eyler s�ylemedi�ini g�zlerinden anl�yordum. Ondan uzakla�mak i�in yolun di�er b�l�m�ne ge�tim. O da motosikletle nas�l ba�ard� ise yan�ma geldi. Buras� bir otoban d�rt �eritli iki ayr� yol. Bakt� Fars�a derdini anlatam�yor, i�aretle anlatmaya �al��t�. Yine oral� olmad���m� g�r�nce kolumdan �eki�tirmeye ba�lad�. Yandaki a�a�l�klar� g�sterip, beni oraya davet ediyor. Ondan bir �ekilde kurtulaca��m� biliyorum, ama ya bu arada bir polis gelirse diye de �d�m kopuyor. Nedir bu ba��ma gelenler? D�n objektifim nehre d��t�, bug�n bir yama�tan �antamla a�a�� u�uyordum, �imdi de bu g�z� karan�n teklifi. Hani benim yapt�klar�m da pek ak�ll� i�i de�il ama niye sonu�lar� bu kadar sorun yarat�yor? Ben bu arada ona, " arkada�lar�m biraz sonra gelecek, sen o zaman g�n�n� g�r�rs�n " demeye �al���yorum ama onun derdi de�il. Kolumdan �eki�tirip duruyor. Elinden kurtulup h�zla oradan uzakla��p arkada�lar�n yan�na ko�turdum. Beni beti benzi solmu� nefes nefese ko�ar g�ren Reza� ya durumu a��klamak zorunda kald�m. � Men �imdi �ld�r�rem onu! � diyerek o yana ko�turdu. Allah� tan adam beni onlarla g�r�nce t�yd� de bir tats�zl�k ��kmad�. Ate�g�h� dan sonra Minar Comban� a gittik. ��inde t�rbesi olan, k���k, �irin bir cami. Minar Comban��n �st�ne �ok dar merdivenlerden ��k�l�yor. Merdivenler �ylesine dar ki, insan s�k���p kalaca��m san�yor. �at�s� d�z, iki k���k ve s�sl� minaresi var. Minarenin iki b�l�m�n� �apraz yerle�tirilmi� latalar tutuyor. Bu minarelerin birini sallay�nca di�eri de sallan�yor.
�ran� da cami ve t�rbeler �ok s�sl�. Kap�lar� genellikle g�m�� ya da bak�r i�lemeli. Duvarlar ve kubbelerin i�i ise ayna kaplama. �nsan ���k seline kap�lm�� gibi oluyor. Ayr�ca bir de �iniler var ki genellikle �i�ek, geometrik desen ve dinsel efsaneleri anlatan resimler ve g�zel yaz� �rnekleriyle bezenmi�, anlamlar�n� ��zmek isteyeni esir al�yor, izleyeni i�ine �ekip tutsak ediyor. Benim �srar�m �zerine bir kez daha �mam Meydan�na u�ramaya karar verildi. Bug�n meydan kapal� olur diyorlard�, zira meydanda da cuma namaz� k�l�n�yormu�. Meydan bo�tu bo� olmas�na, ama camiler polis kordonu alt�ndayd�. Bilmezden gelip polise ���eri girebilir miyim?� dedim. Saat 14�de a��laca��n� s�yledi. Bakt�m giri� �midi yok geri d�nd�m. Ola�an�st� b�y�k olan bu meydandan bir fotograf ��kartamayaca��m� da anlad�m, zira garip bir sis tabakas� var. Arkada�lar�n yan�na d�nerken, bakt�m ellerinde flamalarla �adorlu bir grup kad�n geliyor. Hem �rk�yor, hem de fotograflamaya �al���yorum. �stedi�im kompozisyonu yakalayamayaca��m� anlay�nca, arkada�lar� bekletmeyeyim diye yanlar�na d�nd�m. Yolda bir Kaftanhane' ye ( Ku�luk: G�vercin g�brelerini biriktirmek i�in yap�lm�� 4 - 6 m y�ksekli�inde konik yap�lar ) rastlad�k. Ak�am ����� da etraf� yalay�p ge�iyor. Ricam �zerine biraz burada konaklad�k. Sabahki otoban olay�ndan sonra art�k ne Reza ne de Murteza beni �ss�z yerlerde yaln�z b�rakm�yorlar. Bu durumdan s�k�lsam da itiraz edemiyorum. Beni �nemsediklerini bilmek de ho�uma gitmiyor de�il. Burada insanlar ancak kendilerini eve kapat�nca �zg�r davranabiliyorlar. Azam ile Raziye� nin sokak k�yafetleri e�arp, k�sa bir pard�s� ve pantolondan olu�uyor. Yani �slam Cumhuriyetinin kurallar�na tam uymuyor. Zaten bu k�yafetlerle okula da alm�yorlarm��. Kapal� mek�na girip �stlerindeki pard�s�y� ��kar�nca �ylesine ��klar ki. Oturarak yap�lan uzun s�reli sohbetler beni bir s�re sonra s�k�yor. Ayr�ca en g�zel fotograf ����� zaman� kendimi evde kapana k�s�lm�� bir fare gibi hissediyorum. Neyse ki Reza ve Raziye� nin g�zel sesleriyle s�yledikleri �ark� ve okuduklar� �iirler kapal� ortama dayanma g�c� sa�l�yor. Yaln�z ya�ayan insan�m, kalabal�klara fazla tahamm�l edemem, eh biraz da huysuzumdur. S�radan sohbet ba�lay�nca dayanamaz oldum. Kentten bu kadar uzakta olmasam bir yolunu bulup kendimi d��ar� atar�m, burada o da olanaks�z. Neyse ki, bu s�rada Murteza gelip � �iftli�i g�rmek ister misin? � dedi. Bundan daha g�zel teklif mi olur? Hemen d��ar� f�rlad�m. Efsanevi ku�un ad� ile an�lan tavuk �iftli�i binlerce metrekarelik bir alanda kurulu. Besleme, �s�, ayd�nlatma, havaland�rma, il��lama ve yumurtalar�n topl�n�p kutulanmas� elektronik bir sistemle �al���yor. Alman Know - How sistemiyle yap�lm��. D�n��te bana ne oldu bilmiyorum, aniden bir ���me... Kaloriferler a��k ama ben tir tir titriyorum. Beni sar�p sarmalay�p yat�rd�lar, g�r�lt�lerinden rahats�z olmayay�m diye de kap�y� kapad�lar. Her s�k�nt�mda oldu�u gibi uykuya s���nd�m. Biraz uyumak iyi geldi, toparlan�p Murtezalara gittik. Mina g�zel bir sofra donatm��. Azam � Bu arkada� yeme�i de olsa �zel bir sofrada ��k olmak gerekir! � diyerek beni s�rmelerle s�sledi. Bir de ben elimi g�z�me g�t�rmeyip onlar� g�z�mde tutabilsem. Sofray� yerdeki hayvan fig�rl� nefis Acem hal�s�n�n �zerine yayd�klar� bir �rt� �zerine haz�rlam��lar. Herkese bir tabak, ka��k, �atal ve bardak; ayr�ca ZamZam � Pipi � ( yani �ranl�lar�n kolas� ), onu da yat�k olarak yere b�rakm��lar. Yemeklerin her birinden birer kap; bal�k, tavuk, yo�urtlu �spanak ( Reza bize gelince yapm��t� da, ben �ok sevmi�tim ) ye�il salatalar ve minik k�fteli, patatesli, �z�ml� pil�v �e�itleri... Yemekten sonra kaset�alara bir oyun havas� koydular. M�zi�i �ok y�ksek sesle dinliyorlar, kulaklar�m� t�rmal�yor. �nce �ocuklar oynamaya ba�lad�. Sonra bizim k�zlar, sonra Mina ve Murteza. �ok �irin, ka� g�� olmayan ili�kileri var. Misafirperverlikleri inan�l�r gibi de�il. Murteza g�nlerdir bizi ta��y�p a��rlamaktan bitti adet�. Bu arada votkalar a��ld�. Ben �nce i�meyece�im dedim ama dayanamay�p onlar�n barda��ndan birka� yudum ald�m. Otob�s saatimiz yakla��yordu, aceleyle sofray� toplad�k. Art�k ayr�l�k saati gelip �atm��t�. Hep beraber bizi otogara g�t�rd�ler. K�rk y�ll�k dostlardan ayr�l�yormu� gibi etkiledim. Biz �iraz otob�s�ne bindik, Reza da Me�hed otob�s�ne. Bizim otob�s kalkana kadar da beklediler. Yolculu�umuz uyuyarak ge�ti. 04.11.1995 � �iraz �iraz� a saat 5� de vard�k. Her yer zifiri karanl�k, so�uktan titriyoruz. Arkada��m otel bulal�m istiyor, bense vakit kaybetmeyip antik kente gitmeyi. Bir minib�s ile saat 6� ya do�ru 30 km. uzaktaki Mervde�t� e vard�k. �stedi�imiz gibi bir otel bulamay�nca, bir taksi bulup 20 Dolar' a anla�t�k. Ak�ama kadar bize �evreyi gezdirecek. �lk gezi noktam�z Kro�� un mezar�n�n oldu�u Pasargard, �iraz� a 70 km. uzakl�kta. �of�r�m�z�n ad� Kuru� imi�. Kro� ile Kuru� aras�ndaki benzerli�i ilgin� bulup, �akala�t�k. Burada g�r�lecek �� b�l�m var; mezar, antik kap� ve antik kent. Fotograf �ekip, bek�ilerle s�yle�tik. �of�r�m�z olduk�a ho� sohbet biri. Yolda bir ara durup ZamZam ve ekmek ald�k. Oradan Nak� - e R�stem� e ge�tik. Kaya mezarlar�, kabartma ve fig�rlerle s�sl�. Burada ayr�ca �ok b�y�k bir mezar yap�s� da var ( Achaemenian Tombs ). Ta�lar�n aras�nda yerlerde mor pembe aras� �ok g�zel �i�ekler, hal� dokusu gibi... �nsan yere basmaya k�yam�yor. Pasargard� da fotograf ve video �eken bir �ift d���nda kimseye rastlamad�k, san�r�m onlar da �ranl�lar. �kinci durak Persepolis antik kenti. Meydana ��k�lan merdivenlerin yan�ndaki duvarlar tanr�lara adak sunma ve ya�am� anlatan r�lyeflerle bezeli. �lk g�ze �arpan upuzun s�tunlar... �stleri satran� ta�lar�n� an�msatan fig�rlerle s�sl�, �ok etkileyici bir mek�n. Buraya merdivenlerden giriliyor. Merdivenlerin �st� uyduruk bir metal aksamla korumaya al�nm��. G�r�nt�s� estetik olmad��� gibi neye yarad���n� da pek anlayamad�m. Buray� dola�t�k�a g�rd�m ki b�t�n �nemli kal�nt�lar�n �st� metal aksam ve ond�lin t�r� bir �eylerle �rt�l�. Antik kentin t�m�n� dola�t�k. Hummal� bir tamir �al��mas� var. �evrede �ocuklar ko�turup duruyor. Bir ara benim de pe�ime tak�ld�lar, ellerinden zor kurtuldum. Bunlardan biri an� olsun deyip 20 kuru� verdi. Burada sadece iki yabanc� turiste rastlad�m. Saat 17� de �of�r�m�z Kuru� ile bulu�tuk. Bizi Mervde�t� e garaja g�t�r�p �iraz� a gidecek bir arabaya yerle�tirdi. Bize ald��� yolluk yetmezmi� gibi bir T�rkmenle de tan��t�r�p, yard�mc� olmas�n� istedi. O da bize yol ve �evreyle ilgili bilgiler verdi. Garajdan otellerin oldu�u b�lgeye gitmek i�in bindi�imiz dolmu�ta arkada��n paras� �al�nd�; bana da ufak tefek de�meler oldu. Biraz keyfimiz ka�t�. �lk rastlad���m�z otele oda sorduk, 12.000 T�men; oda pis ve i�inde tuvalet yok, be�enmedik. Daha sonra u�rad�klar�m�z ise �ok daha pahal�yd�, yeniden ona d�nmek zorunda kald�k. Fakat bu defa oda fiyat� art�p 13.000 oldu. �tiraz�m �zerine eski fiyattan anla��p odaya yerle�tik. Odan�n pis olmas� yetmezmi� gibi, tek ki�ilik iki yatak yerine �ift ki�ilik bir yatak var. S�rt �antalar�m�z� b�rak�p kendimizi soka�a att�k. Pl�ns�z programs�z dola��rken ���kland�r�lm�� �ah �eraz camisine rastlad�k. �n�ndeki havuza d��en yans�mas� ile b�y�leyici bir mek�na sahip. �ok yorgun oldu�umuz i�in fazla dola�amay�p yemek yer yemez otele d�nd�k. Pis bir yatakta beraberimde getirdi�im �ar�afa uyku tulumu niyetine sar�n�p uyudum. 05.11.1995 - �iraz Olduk�a ge� uyand�m. Otelden ��k��ta �alvar, buluz ve �zerinde fotograf yele�inden olu�an giysimi arkada��m sorun etti. G�ya polis giysime itiraz edebilirmi�. Bu g�ne kadar uygar biri olarak tan�d���m arkada��m�n, birlikte dola�t��� insan�n giysisini bile sorun edebilece�ini asla d���nemeyece�im i�in �a��r�p kald�m. �nat��l���m tuttu ve bu giysi ile ��kmakta direttim. Merkeze gidip Me�hed� e u�ak ayarlamak i�in 50 $ bozdurduk. Ki�i ba�� 17 Dolar civar� u�ak biletlerini ayarlad�k. Meydanda dola��rken rastlad���m�z Reza isimli T�rkmen bir gen� bize rehberlik etmeyi �nerdi. Birka� camii, �ar�� ve Kerim Han Kalesi ( zindan� ) g�rd�k. Kerim Han Zindan�n�n d�rt k��esinde kuleler var. ��inde pek �ok t�r bitki ve �i�e�i bar�nd�ran g�zel bir yap�. Ak�am beraber sinemaya gitmek �zere anla��p Reza� dan ayr�ld�k. Dola��rken ilgin� mimarili bir yap�ya rastlad�k, �iraz �niversitesiymi�. Bah�esi y�ksek duvarlarla �evrili. �llegal bir �ekilde i�eriye s�zd�m. G�ller, narenciye bitkileri ve tan�mad���m meyveli birka� a�a� t�r� bah�eyi s�sl�yor. Okul bah�esi de�il de sanki botanik bah�esi gibi. Oradan tekrar yat�k kuleli Kerim Han Kalesi� ne gidip �n�ndeki �ay�rlara konu�lan�p yemek yedik. Benim her zaman yemek problemim oldu�u i�in peynir, ekmek ve meyve ile idare ediyorum. Buran�n yufka ekmeklerine oldu�u gibi meyvelerine de bay�l�yorum. Reza ile bulu�up, sinema bileti ald�k. Filmin ba�lamas�na uzun bir s�re vard�, �ar��da dola�t�k. Filmde kaza ge�iren bir kad�n i�in �of�r, ��retmen ve tiyatroculardan olu�an bir grubun il�� bulma konusu i�leniyordu. �lgin� bulmama ra�men �ylesine yava� bir tempoda seyrediyordu ki, dili Fars�a ve g�r�nt�ler de s�radan olunca felsefesini anlayamay�p s�k�ld�m. Reza on dokuz ya��nda bir gen�. Bize � Ne olur bana bir davet yollay�n da T�rkiye� ye gelip buradan kurtulay�m.� diyor. Buran�n hatunlar�n�n da derdi buralardan kurtulmak. Arkada��ma da olduk�a yak�n davran�yorlar. S�rekli yaln�zl�ktan �ik�yet eden arkada��msa, g�zlerinden �ok etkilendi�ini s�yledi�i hatunlardan birini olsun kurtarmaktan yana de�il. Her insan�n kurtulu�unun kendi elinde oldu�una inanan bendeniz, inanc�ma ters d��en bu esprime k�zd�m. Bug�n bir kahvede oturmu� �aylar�m�z� yudumlarken televizyondaki haberlerin T�rk�e okunmaya ba�lad���n� izleyip �a��rd�k. Reza� n�n bize s�yledi�ine g�re. �ran televizyonu g�n�n belli saatlerinde �ok k�sa da olsa, burada ya�ayan etnik gruplar i�in haber program� yap�yormu�. Yataca��m�z s�ra arkada��m �antas�ndaki sabun ve kremlerin kayboldu�unu fark etti. O �sfahan� da �al�nm�� oldu�unu san�yor. Bence bu olanaks�z; herh�lde bir yerde unuttuk. 06.11.1995 � �iraz � Ku�han Sabah erken kalk�p, bilin�sizce ve uzun bir y�r�y��ten sonra Emam Zade H�seyin camii' ne gittik. ��i olduk�a g�rkemli. Avlusunda mezarlar, havuz ve �i�ekli bir bah�e var. Havuzda �ylesine g�zel bir yans�ma var ki insan� mest ediyor. Mezarlar�n �zeri reng�renk �elenklerle s�sl�. Birinde mavi glay�r g�rd�m. Mavi glay�r de mi olurmu�? �lk kez g�r�yordum. Nihayet buraya gelme nedenlerimizden biri olan, �ran� �n b�y�k gazel �airlerinden Haf�z� �n mezar�na gittik ( Haf�z - � �irazi, 1317 / 1326 � 1390 ) . Etkileyici bir mek�n; avlu i�inde �i�ekler ve a�a�larla bir cennet �deta. Burada g�zel bir m�zik ve m�zi�e e�lik eden ku�lar�n seremonisinde �aylar�m�z� i�tik. Bu ku�lar Yahya Kemal Beyatl�� n�n �iirinde s�z�n� etti�i b�lb�ller de�ildi, ama �ylesine huzurlu bir ortamd� ki buras�, b�t�n bu sesler onlarca farkl� duyguyu bir arada ya�at�yordu bana. Ziyaret�ilerin g�m�d� ok�ay�p, �iirler okuyarak a�lay��lar�ysa inan�l�r gibi de�ildi. �mr�mde ilk kez bir �airin mezar�na y�z s�ren insanlara burada tan�k olup, m�thi� etkilendim. S�z konusu �iirde ��yle diyordu Yahya Kemel Beyatl�: Haf�z��n kabri olan bah�ede bir g�l varm�� Her g�n yeniden a�arm�� kanayan rengiyle Gece b�lb�l a�aran vakte kadar a�larm�� Eski �iraz� � hayal ettiren ahengiyle.
�l�m asude bahar �lkesidir bir rinde G�nl� buhurdan gibi her gece t�ter Ve serin serviler alt�nda kalan kabrinde Her seher bir g�l a�ar, her gece bir b�lb�l �ter. Buralarla ilgili elimizde ne bir harita ne de tan�t�m kitab� var. ��len d�kk�nlar kapan�p, trafik azal�yor ve sokaklar �deta bo�al�yor. Buralarda b�t�n g�zellikler gizli sakl� yerlerde, duvarlar�n ard�nda. Fars�a bilmedi�imiz i�in belirte�leri de okuyam�yoruz. Belki kap�lar�nda ad� yaz�yordur. A��kta da bir kahvehane g�rmedi�imiz i�in dolan�p duruyoruz. Yine b�yle serseri may�n gibi dola�arak bir �eyler i�ecek yer ararken, minicik bir kap�ya rastlay�p, buras� nedir diyerek, al�ac�k kap�s�ndan ba��m�z� e�erek i�eri girdik. Yemye�il bir bah�e ve �ayhaneyle kar��la��p, bo� bir masaya oturduk. Yan�m�zdaki masada T�rk�e konu�tu�umuzu duyan biri bizi masas�na davet etti. Ad� �ah Murteza Ali Asker. ��retmenmi�, emekli olmu�, �imdi araba ticareti yap�yormu�. Zarif e�i ile birlikteydi. Ali bey bize kendisine ait oldu�unu s�yledi�i �iirler okudu, �ay ikram etti. Onlarla keyifli bir zaman ge�irdik. S�ra geldi Bostan ve G�listan� �n yazar� Sadi� nin t�rbesine ( Sadi - i �irazi, 1193 � 1292). �ki t�rbe de birbirinden ilgin�. Bah�edeki ku� sesleri m�zi�e kar���yor, insan� ba�ka alemlere s�r�kl�yor. Yaln�z bir kad�n olarak �ran� da seyahat �ok kolay de�ildi. Arada s�rada l�f at�p dokunanlar oluyordu. Bunun yan�nda �ok g�zel �eyler de ya��yorduk. Bizi evine �a��r�p a��rlamak isteyenler, gidece�imiz yere kadar vakit ay�r�p bizi g�t�renler, bize konuksunuz diyerek kahvelerde bile en g�zel masaya oturman�z� sa�lamaya �al��anlar m� dersiniz... K�saca ufak tefek aksiliklere ra�men burada olmak harikayd�. Otelden �antalar�m�z� al�p bir taksiyle havaalan�na gittik. Devasa b�y�kl�kteki u�a��m�z dualar okunarak gecikmeli olarak kalkt�. Bir u�a��n y�kseli�i s�ras�nda ilk kez ciddi olarak midem buland�. San�r�m izlememiz i�in kentin �zerinde birka� tur att�. Zira kent ayd�nlanm�� camiileri, g�l� ve da�lar�yla nefis bir g�r�nt� olu�turuyordu. Bir de dolunaya yak�n ay vard� ki, izleyenleri farkl� bir yolculu�a ��kar�yordu. Yolculuk iki saatten biraz fazla s�rd�. Me�hed� in �zerinde de birka� tur att�k. �ehir reng�renk; �zellikle �mam Reza T�rbesi maviyle ye�il aras� rengiyle, kentin ortas�nda par�lday�p duruyor. Kalk��taki gibi dualarla alana indik. Bekleme salonunda Reza� y� Muhammed adl� bir arkada��yla bizi bekler bulup, �a��rd�k. Muhammed� in son model Toyoto� suyla onun evine kadar gidip, Reza� n�n eski p�sk� Mazda kamyonetiyle Ku�han� a gitmek �zere yola ��kt�k. Me�hed Ku�han aras� yakla��k 110 km. �zellikle kent i�inde trafik olduk�a yo�un, uzun s�reli beklemelerle ilerleyebiliyoruz. Yo�un trafikte ilgin� olaylarla da kar��la��yorduk. Otomobillerin kornalar�ndan y�kselen horoz, inek sesleri gibi. Otoyolda yanan bir tanker ve epey uzaklarda devasa g�r�n�ml� ve gazla �al��an bir elektrik santral� g�rd�k. Etraf� izlemekten f�rsat bulduk�a da sohbet ediyoruz. Reza bizim �iraz� da hangi otelde kald���m�z� nas�l ��renmi� onu anlat�yor. �nce l�ks otelleri aram��, bakm�� bizden iz yok, sonra durumu kavray�p en sefil otelleri aramaya ba�lam��. Neyse �ans� yaver gitmi� birka� aramadan sonra bizim kald���m�z otele ula�abilmi�. Onlardan hangi u�akla d�nece�imizi ��renmi�. K�t� bir otelde kald���m�z yetmezmi� gibi, ni�in pazarl�k etmiyorsunuz da bu kadar �ok para �d�yorsunuz diye f�r�a yedik. Oysa biz fiyat� d���rmek i�in daima ciddi pazarl�klar yap�yorduk. Eve vard���m�zda saat 20� yi ge�iyordu. Sara ve �ocuklar, ilk kez g�r��ecek olmam�za ra�men ailenin y�llard�r g�remeyip �zledikleri bir ferdi gelmi� gibi bizi kar��lad�lar. Hemen yemek i�in yerdeki hal�n�n �zerine mu�amba �rt� yay�larak sofra kuruldu. Reza bana, biz elle yemek yeriz diye �aka olsun diye mi s�yl�yordu bilmiyorum ama buraya herkes i�in tabak, ka��k, �atal, b��ak ve bardak konmu�tu. Reza benim bal��� sevdi�imi biliyordu. Nehirden sadece bir bal�k tutabilmi� ve Sara� da bunu pi�irmi�. G�r�n��� bizdeki �ipuraya benziyor. Sofradaki bal���n g�r�n���, nehirden al�p hi� ellemeden f�r�na at�l�p sofraya getirmi� izlenimi veriyor. Sofrada da olduk�a kalabal���z, bu kadar bal�k kime yeter endi�esiyle elimi s�remiyorum. Israrlar� �zerine k���k bir par�a kestim. Bal�ktan akan k�pk�rm�z� bir s�v�, taba�� doldurdu. Bizde � Eti kan�yla, bal��� can�yla yiyeceksin � diye s�ylenen deyi�i hat�rlay�p, ellerim titremeye ba�lad�. Aman Tanr�m! Hat�r i�in �imdi pi�memi� bal�k m� yiyecektim? Kesti�im bal���n par�as� �atal�mda, bir t�rl� a�z�ma koyam�yorum. Onlarsa, � Biz bunu sadece senin i�in yapt�k� diye �srar ediyorlar, �aresiz bal�ktan minicik bir par�ay� a�z�ma koydum. Akl�m s�ra bir s�re a�z�mda tutup, onlar�n g�rmez yerinden ataca��m. Ama o ne? A�z�ma yay�lan tat anlat�labilir cinsten de�il. Biraz evirip �evirip yuttum. Nefis bir �ey. Sorum �zerine Sara bana bal��� nas�l pi�irdi�ini anlatt�. O g�n tutulan bal���n i�i temizlenmi� ve nar taneciklerinin kurutulmu�u gibi bir �ey ( ad� Zeri� ), so�an, sebze ve baharat ile harmanlanan malzemeyle doldurulup dikilerek f�r�na verilmi�. Minicik par�ay� kesip � Bana bu kadar yeter � dedi�im i�in pi�man olmad�m desem yalan olur. Neyse ki sofrada �ok g�zel bir pil�v ve tavuk vard�, onlarla doydum. �ran� da konuk oldu�um evlerde yeme�e ba�lamadan hemen �nce �ay ikram� yap�l�yor, ard�ndan da yemek. Bizdekinin tam tersi. �ocuklar okula gidecekleri i�in uyudular. Yar�n i�in yapt���m�z pl�na g�re Reza i�e, arkada��m Me�hed�e gidecekler. Ben de Sara ile �ocuklar� daha iyi tan�mak, �evreyi g�rmek ve Ali�nin g�m�d�n� ziyaret etmek i�in burada kalacakt�m. 07.11.1995 � Ku�han Kahvalt�dan sonra Reza� n�n o�lu Af�in arkada��m� Me�hed� e gidebilmesi i�in terminale g�t�rd�. Bu s�rada ben de evde makine olmad��� i�in �ama��rlar�m� elde y�kad�m. Daha sonra g�recektim ki burada iyi deterjan bulmak da sorundu. �ran� da T�rkiye gibi deprem ku�a��nda olan �lkelerden. Bu nedenle yeni yap�lan binalar�n �elik konstr�ksiyon olmas�na �zellikle dikkat ediyorlar. ��yle ki; bizdeki gibi binay� demir ve �imento ile olu�turulmu� kolon ana ba�lant�lar� yerine, I ve L profil �eklindeki demir / �elik kolonlara oturtuyorlar. Duvarlar�ysa bizde kullan�lan delikli tu�la yerine sar� renkli k���c�k paket tu�lalarla �r�yorlar. Konaklad���m�z bu ev de yeni yap�lm�� bir bina. Tek katl� ve alt�nda bir bodrumdan olu�uyor. Bodruma evin d���ndaki bir beton merdivenle iniliyor. Odalar olduk�a b�y�k. Salonun ortas�nda kocaman f�skiyeli mermer bir havuz, havuzun tam �zerindeki �at�da ���k girmesi i�in caml� bir kubbe ve havuzun �evresinde yine mermerden bir �i�ek tarh� var. Havuzun f�skiyesinden s��rayan sular ve �at�dan ald�klar� ���k ile �i�ek �deta co�mu�. Mutfaksa nerede ise bir salon b�y�kl���nde. Konuk oldu�umuzu duyan konu kom�u ho� geldin ziyaretine geliyor. Bunlardan biri Peri nene. Evin minik k�z� Elnaz� �n � nene � olarak seslendi�i; �ok renkli ve parlak giysili, kapkara g�zl�, simsiyah sa�l� ve nene olamayacak kadar gen� ve ho� bir kad�n. Reza ile Sara� n�n �� �ocu�undan sonra bir daha �ocuk istememelerine ra�men kazara d�nyaya gelen d�rd�nc� �ocuklar� Elnaz. Reza, Elnaz� �n kazara d�nyaya geli�iyle ciddi bir bunal�ma girip bu d�nyalar tatl�s� davetsiz misafire bir s�re ilgi g�sterememi�. O s�rada Peri nene Elnaz ile ilgilenmi�, hatta bir nevi b�t�n aileye anal�k yapm��. Kom�uluktan ba�ka yak�nl�klar� olmamas�na ra�men ailenin ger�ek b�y�k anas� gibi. Peri nene, hani her derde deva il�� gibi biri. Birazc�k T�rk�e de biliyor, hem Sara hem de �ocuklarla anla�mam�za yard�mc� oluyor. Beni g�rmeye gelen kad�nlar, kap�dan girip �zerindeki �ador ya da pard�s�leri ��kar�nca; modern ve renkli giysileri, bak�ml� sa�lar�, rujlu dudaklar� ille de s�rmeli g�zleriyle �ok ��k ve zarifler. Gelen konuklara �nce �ayla kek ikram ediliyor. Kaset�alardaki oyun havalar� e�li�inde oyuna davet ediliyorlar. Ben oynamay� beceremedi�im i�in �srarlar� geri �eviriyor, onlara elimle tempo tutmakla yetiniyorum. Bir tan�d���n evine konuk olmak genelde s�k�ld���m ve keyif almad���m bir durumdur. Bu kural� sadece yabanc� bir yerde, uzun s�reli olmamak �art�yla bozuyorum ki bu da �ekti�im s�k�nt�ya de�iyor. B�ylelikle onlar�n gelenek g�reneklerini daha iyi izleyebilme �ans�na eri�iyorum. Bu ��k han�mlar eve gelen yabanc� erkeklerin yan�nda da kapanmak gere�ini duymuyorlar. Yani devletin sokakta uygulad��� �rt�nme kural� evlerde ge�erli de�il. Konuklardan f�rsat bulunca Hamu�ana ( sessizler / susmu�lar evi ) gittik. Sevdiklerini y�re�ine g�men biri olarak yak�nlar�m�n mezar�n� ziyaret etmem. Ama her k�lt�r�n g�stergelerinden biri oldu�u i�in her gitti�im �lkede mezarl�klar� ziyaret etmek de vard�r program�mda. Nerede ise t�m mezarlar�n ba��nda camek�nl� bir pano var. ��inde �e�itli fotograflar, an� e�yalar� ve yaz�l� notlar. Hemen her mezar reng�renk do�al ya da yapma �i�eklerle s�slenmi�. Bundan ba�ka �ran - Irak sava��nda �lenlerin mezarlar� �zerinde siyah kuma�lar as�l�. Dostumun mezar�n� g�rmek; her zaman o s�cac�k g�l�msemesiyle an�msad���m insan�n g�l���n� g�rememek, ne yaz�k ki �l�m� somutla�t�rd�. Yine de �zerindeki bitkilere ve topra�a dokunarak, ona dokundu�umu var sayd�m. Susmu�lar evinde fazla kalamad�m, hemen �ar��ya ge�tik. �ocuklar� bir oyun alan�na g�t�r�p onlar�n ne�esiyle ac� ve �zlemle aram�za bir t�l gerdik. Postaneden posta kart� ve pul ald�m. B�ylelikle resmi dairede bile kaz�klanabilece�imi ��renmi� oldum. Demek ki rahmetli Ali � Sen ki T�rks�n bu i�i bilirsin. Almanya� da bile her zaman pazarl�k etmelisin! � diyerek beni bo�una uyarm�yormu�. Daha sonra sessizlik kulesinin oldu�u Nadir �ah� a ge�tik. Minik bir tepe �zerinde, yuvarlak bir yap�. Uzaktan g�rkemli g�r�n�yor, yar�s� y�k�k. �evresi �ok bak�ms�z ve pis. Ne ac� ki bizdeki antik kal�nt�lar gibi tuvalet olarak kullan�lm��. Yap�l�� amac�n� ve kaybolan de�erleri d���n�nce insan k�t� oluyor. Dikkatli bir g�zle bak�nca minik iskelet par�alar� g�r�lebiliyor. ��k��� bay�r oldu�u i�in zordu. �ni�i ise kartopunun yuvarlan��� gibi oldu. K���k Ramin� i kontrol edemedik, dikenlerin i�ine yuvarland� ve v�cudu �izilip yaraland�. Eve d�nd���m�zde ziyaret�iler gelmeye devam etti. Her yeni gelenle �ay fasl� ve oyunlar s�r�p gitti. T�rk as�ll� oldu�unu s�yleyen bir kad�n geldi. Benzer dili konu�tu�um birine rastlamak keyifli oldu. Bug�n fotograf �ekemedim diye huzursuz de�ilim, g�rd�klerim ve ya�ad�klar�m da �ok ilgin�. Kedileri �ok sevdi�imi babas�ndan duyan Arezu, okuldan d�nerken benim i�in iki minik kedi biblosu alm��. Hem de o�lum gibi Siyam. Onlara o�ullar�m�n ad�n� verdik; Tamil ve Ads�z. Yapt��� dantelleri be�endi�im Sara da dantel bir �rt� hediye etti. Reza ve Sara� ya okullar tatil olunca �ocuklardan birini olsun T�rk�e ��renmeleri i�in bana yollamalar�n� rica ettim. Onlar pek istekli de�il, ama �ocuklar bu �nerime �ok sevindiler. Arkada��m ge� saatte Me�hed� den d�nd�. Ak�am sohbetini �arap e�li�inde s�rd�rd�k. K�rm�z� �arab� sevmedi�imi s�yleyince, kom�ulardan benim i�in beyaz �arap buldular. Yasaklar �lkesinde ba��m�za bir �ey gelecek diye �d�m kopuyor. Reza � Merak etme hemen herkes evinde mutlaka kendi �arab�n� yap�yor � diyerek beni rahatlatmaya �al���yor. Bu arada arkada��m � Sen olmad���nda daha rahat geziyorum � diyerek �aka m� ger�ek mi oldu�u belli olmayan bir �eyler m�r�ldan�yor. ��in ger�e�i o olmad���nda ben de daha rahat dola��yorum. |
" Edebiyat At�lyesi Pazartesi �al��malar� " ndan: 104. haftan�n 18.09.2006 / 24.09.2006 konusu: �K�NC� YIL �EREF�NE KONU SERBEST
NOT: Takdir edersiniz ki internetteki yer darl��� nedeniyle �ok sevgili duyguyo�uran�m�z F. �ZD�REK' in g�nderdi�i t�m fotograflar� sayfalara y�kleyemiyoruz. Bu fotograflar�n Telif Hakk� Sahibi say�n Fatma �ZD�REK' in arzusuyla ve onay�yla fotograflar� g�rmeyi arzu eden SiZlere, maille g�nderebiliriz.
:
�stanbul, 06.10. 2005,
Fatma �ZD�REK,