www.sizedebiyat.com SiZedebiyat Edebiyat Enstit�s�
�YK� BULVARI
Telif Hakk� Sahibi: Fatma �ZD�REK
B�L�NMEZ... KARANLIK... KORKU...
Ge�en hafta sonu y�r�y���� bir grup arkada� ile ma�ara ke�fi i�in D�zce ili, Y���lca il�esi, Sar�kaya k�y�nde kamp yapt�k.
�imdi siz ke�fi yap�lmam�� bir yer mi kald� yery�z�nde diyeceksiniz. Hakl�s�n�z. Buras� da defalarca ke�fedilmi�ti (r). Bilinmeyen her �ey yeni ��renecek i�in bir ke�iftir. Yapaca��m�z ise bizim ke�fimizdi.
Sar�kaya ma�aras� hen�z turistlerin u�rak yeri olmam��. �zel giri� yollar� ve elektrik ayd�nlatmas� yap�lmam��, bakir bir durumda. Yani s�radan insan i�in bir bilinmez.
�nternette yapt���m�z ara�t�rmaya g�re Hacettepe �niversitesi Ma�ara Ara�t�rma Toplulu�undan 36 ki�i 29 Ekim 2004 tarihinde burada ke�if yapm��t�. Etkinlik raporlar�nda � Sar�kaya Ma�aras�, D�zce� nin 30 km kuzeydo�usundaki Y���lca il�esinin 5 km g�neybat�s�nda bulunan Sar�kaya k�y�n�n 1,5 km kuzeydo�usundad�r. Melen �ay� taraf�ndan derince yar�lm�� plato karakterli bir d�zl���n �zerinde, geni� bir havzan�n y�zey sular�n� toplayan ve yeralt�na drene eden d�den konumunda olan ma�araya; D�zce - Y���lca - G�k�ea�a� - Sar�kaya yoluyla gidilmektedir. Y���lca� dan G�k�ea�a� - Sar�kaya k�ylerine giden yol, stabilize fakat d�zg�nd�r. Bu yoldan Sar�kaya k�y�ne varmadan sa�a ayr�lan yol ma�aran�n �n�ne kadar gitmektedir. Jeomorfoloji ve Olu�umlar: Sar�kaya ma�aras� tek giri�i olan, yar� yatay, yar� aktif bir ma�arad�r. Toplam uzunlu�u 717 metre olan ma�aran�n son noktas� giri�e g�re - 151 metredir. Ma�aran�n giri� geni�li�i 80, boyu 75, tavan y�ksekli�i ise 15 - 40 metre aras�nda de�i�en b�y�k bir salona a��l�r. B�y�k salonun y�ksek ve yama�l� yerleri travertenlerin �zerinde devam eder. B�y�k salonda d��ar�dan gelen derenin olu�turdu�u kanyon �ekilli bir yatak yer al�r ve d��ar�dan gelen dere suyu burada �elale yaparak d��mektedir. Ana galerinin taban� iri bloklar ve �ak�llarla kapl�d�r. Bu �elaleye gelmek i�in ana galeride �nce sa� duvara yak�n yama�tan inerek 1 � 1,5 metre y�ksekli�inde ters � L � �eklinde bir damlata�� olu�umuna kadar gelinir, ard�ndan sol duvara do�ru devam edilerek ip yard�m� ile inilebilecek duvar bulunur. �pten indikten sonra tekrar sa� duvara do�ru gidilerek olu�umca zengin, taban� kumla kapl� ve 3 � 5 metre devam eden bir galeri de g�r�lebilir. Bu galerinin hemen devam�nda ve tabandaki iri bloklar aras�nda kalan giri�, ard�ndan gelen ikinci bir giri�le beraber ana galerideki kanyonun sol taraf�nda ikinci bir �elaleye ��kmaktad�r. �elaleden sonra iri bloklar �zerinden inildikten sonra sa� tarafta olu�umca zengin bir girinti g�r�lmeye de�erdir. Burada bol miktarda sark�t yer al�r. Daralan bir �ekilde ilerleyen bu kol fosil salona gider. Fosil salon giri�inde dik y�zeye sahip iri bir kayadan gene bir ip yard�m� ile inilir. Bu kayan�n �n�nde k���k bir g�l olu�umu g�zlenebilir. Fosil salondan devam eden kol ilerledik�e k���k �ak�llarla kapl� dar bir galeri ile sonlan�r. Bu kolun sonu ma�aran�n bitti�i d���ncesini uyand�rsa da kolun bitimine 3 - 5 metre kala sol tarafta kalan dar giri� ma�aran�n sonuna gider. Giri�e g�re - 151 metrede bulunan ma�aran�n son b�l�m�nde k���k bir g�l yer al�r. Bu g�l kapal� sifonla sona ermektedir � diyorlar.
Bilgi insan i�in ��rendik�e voltaj� y�kselen ���kt�r. Yukar�daki bilgi ile bir �����m�z olmu�tu. Ama bu yeterli de�ildi. Karanl���, bilinmezi ayd�nlatmak i�in daha �ok bilgi ve elemana ihtiyac�m�z vard�.
S�z konusu ma�ara olunca ma�arac�l�k ve da�c�l�k tekniklerini bilmek, kullan�lacak ekipmana da sahip olmak gerekiyordu. E�er bizim gibi bilmeyenlerdenseniz, bir e�itmen ve e�itime ihtiyac�n�z vard�.
Ke�if i�in her �eyden �nce merak gerekir. Ancak merak, ara�t�rma, sab�r, emek birle�ince bilgiye ula��labilir. Bilgi karanl�klar� ayd�nlatacak ���kt�r. Fark�na varabilmi�sek e�er �o�unlukla bizi korkutan bilinmezliklerdir. Bilinmezlik de bende karanl�k ve bo�luk ile imgelenir.
Ma�aran�n yak�n�na �ad�rlar�m�z� kurduk. K�sa bir dinlenme sonras� ke�if haz�rl�klar� ba�lad�. Bir ki�i hari� grup teknik bilgiye sahip de�ildi. Bunun i�in bu y�reye yak�n bir yerde ya�ayan kurtarmac� bir arkada� bize teknik rehberlik edecekti. Kendisi de bu ma�araya daha �nce girmemi�, ama giren arkada�lar�ndan bilgi alm��t�.
Bir dere yata��nda bulunan ma�araya, patika bir yoldan ula��labiliyordu. �kinci se�enek ise 25 metre y�kseklikteki kaya �zerinden giri�e ini� yapmakt�. Bir grup arkada� bu yolu se�ti. Kask, emniyet kemeri, 11 mm statik (esnemeyen ) ve 11 mm dinamik ( esneyen �ok emen ) ip, cumar, sikke, bolt, ID, sekiz demiri, karabin, HMS, kafa l�mbas�, perlon, frend gibi malzemelerle kayan�n �zerinde haz�rl�klara ba�lad�lar. Kasklar tak�ld�... �plerin bir ucu kayalara sabitlenip di�er ucu a�a��ya sark�t�ld�... Emniyet kemerleri ba�land�...
Benim derdim ise ke�if yapmak de�il fotograf! Fotograf �ekmek i�in bile kayan�n ucuna gidemiyorum, ayaklar�m titriyor. Neyse, arkada�lar sark�t�lan bu iple ba�lant� sa�lay�p teker teker a�a��ya inmeye ba�lad�lar. �lk kez teknik kaya ini�i izleyen ben korkudan yerimde duram�yorum. Zira iki arkada� hari� di�erlerinin bu konuda teknik bilgi ve deneyimleri yok. Fakat merak, azim, cesaret ve kararl�l��a sahipler. �ki uzman arkada��n deste�iyle d�rt arkada� daha ba�ar�yla ini� yapt�.
�imdi art�k ma�araya girebilirdik. Kafa fenerleri tak�ld�. Zaten di�er malzeme ku�an�lm��t�. Birka� metre ma�aran�n i�inde y�r�d�k. Yerler �slak, yukar�dan sular damlamakta. Ma�aran�n bir b�l�m�nden derenin suyu akmakta. Elimizde g��l� ����a sahip fener de olmay�nca, ma�ara a�z�ndaki birka� ilgin� traverten olu�umunu izleyerek ke�if grubunu burada b�rak�p biz geri d�nd�k. Ke�if yapacak arkada�lar bize d�rt - be� saat s�re vermi�ti. Bu s�re i�inde geri d�necekler, d�nemezlerse bir sorun oldu�unu anlayacakt�k.
Biz de bu s�reyi civarda y�r�y�� yaparak de�erlendirmeye karar verdik. Genellikle f�nd�k bah�eleri ve m�s�r tarlalar�n�n bulundu�u bu alan k�ye yakla��k bir kilometre uzakl�ktayd�. F�nd�klardan birka� g�z hakk�, do�an�n arma�an� b���rtlenlerden avu�lar dolusu yiyerek k�ye vard�k. Burnumuza �al�nan mis kokularla f�r�na ula�t�k. Bir nine yapt��� ekmeklerde g�z�m�z kald���n� anlay�nca, birini bize arma�an etti. F�r�n ate�inde pi�mekte olan m�s�rlar� da, nas�lsa biz her zaman yiyoruz diyerek elimize tutu�turdu. Koltu�umun alt�nda s�cac�k k�y ekme�i, elimizde b�l���lm�� m�s�rlar� yiyerek ve k�yden bir bac�y� da yan�m�za alarak bir m�s�r tarlas�na vard�k. Biz m�s�rlar� tatm��t�k; ke�if�i arkada�lar�n tatmas� i�in de bir miktar sat�n ald�k.
K�yl�lerle konu�uyoruz. Ni�in geldi�imizi soruyorlar. Ma�ara ke�fi ve kamp deyince, � Aman ha bu ma�arada ka� ki�i mahsur gald�, Angara� dan gelip de kurtard�lar. �ok tehlikeliymi�, i�inde gocman gocman yarlar, guyular, g�ller varm��. Gal�rs�n�z i�inde valla, kimse bulamaz sizi � dediler. Ne diyelim, biz de � Arkada�lar da zaten onlar� merak ediyor � dedik.
Bu k�yde trakt�r gibi kullan�lan �� tekerlekli, k�yl�lerin g�rg�r dedi�i ara�lardan var. Bunlar�n arkas�na bir kasa yapm��lar, �r�nlerini ta��yor ya da binek arac� olarak kullan�yorlar. Adeta kasal� oyuncak bir trakt�r. Beraberimizde 7 ve 12 ya��nda iki ye�en. Yan�m�zdan b�y�k bir g�r�lt�yle ge�en birinin s�r�c�s�ne i�aret edip, � �ocuklar merak ettiler, bizi de kasaya al�r m�s�n�z? � dedik. Sa� olsun. � Atlay�n! � dedi. Birka� y�z metre gidip, indik. �ocuklar� da kendi merak�m�za alet edip, en az onlar kadar biz de e�lendik.
Kamp alan�na elimizde s�cac�k bir k�y ekme�i, birka� kilo f�nd�k, onlarca m�s�r, bir de g�rg�ra bilmi� olman�n mutlulu�uyla d�nd�k.
Heyecan ve birbirimizden gizledi�imiz bir endi�e ile ke�if ekibini bekliyoruz. ��k�r ki verilen saatte, zafer i�areti ve mutlulukla d�nd�ler. Bizim amat�rler karanl��a girip, ak�am�n alaca karanl���nda ayd�nl�k bir y�zle d�nm��lerdi.
Kamp ate�i ba��nda pi�irilen m�s�rlar e�li�inde ke�fin kriti�i yap�ld�. Ma�araya giremeyen arkada�lar� da ald� bir merak; mutlaka tehlikeli olmayan b�l�m� taraf�m�zdan da g�r�lmeliydi. Bu i�i ba�arm�� arkada�lar yar�n teknik malzeme kullanmay� gerektirmeyen b�l�me kadar bizi de g�t�receklerdi.
Sabah kahvalt�s�ndan sonra haz�rl�klar yap�ld�. Deneyimsiz arkada�lar�n da bu i�i ba�ard���n� g�ren birka� ki�i daha cesaretlenip ma�araya iple inmeyi ba�ard�. Benim gibi korkaklar ise yine patika yoldan ma�araya vard�. Hani bizim 7 ila 12 ya��ndaki iki ye�en var ya, onlar tutturdular biz de iple ini� yapaca��z diye. Onlara � Hadi buyurun! � diyemedim. Ben ne diyeyim diye d���n�rken arkada��m � 14 ya��ndan k���klere yasakm�� � diyerek beni kurtard�. Ma�aran�n a�z�n�, yukar�daki kayadan a�a��ya kasap d�kk�nlar�n�n kap�s�ndaki boncuklu ��ng�rt�lar �rne�i sarkan sarma��klar neredeyse kapatm��t�. K�y �ocuklar� bunlara tutunup sallan�p duruyorlard�. Bizim ufakl�klara da bu y�ntemi �nererek, iple inme meraklar�n� k�reltmeyip ileriki ya�lara b�rakmalar�n� sa�lad�k.
Ma�araya giri� i�in bilenler bilmeyenlerin elinden tutarak yard�mc� oldular. B�ylelikle ma�ara i�inde 30 metre ilerleyebildik. ��erideki olu�umlar etkileyiciydi, kalkerle�meler m�thi� dokular olu�turmu�. Do�an�n olu�turdu�u minik sark�t ve dikitler bir heykelt�ra��n titiz �al��ma ile olu�turabilece�i heykellere d�n��m��t�. Elimizdeki fenerlerle bu olu�umlar� ayd�nlatarak g�rmeye �al���yor, g�rebildiklerimizi hayranl�kla izliyorduk. Korkaklar taifesi olarak merak�m�z korkular�m�za yenildi. Bize bu kadar ke�if yeter deyip, d��ar�ya ayd�nl��a ��kt�k. Bu durumda kazananlar korkular�n�n esiri olmayanlar olmu�tu. Ben ve benim gibiler ise neyi kaybetti�imizi bile bilmiyorduk. |
" Edebiyat At�lyesi Pazartesi �al��malar� " ndan: 47. hafta, 15.08.2005 - 21.08.2005 haftan�n konusu: " KORKULARIMIZ " �zerine